Blog

Oca8

‘Hobbit’lerin Yok Oluşundan Biz Sorumlu Değiliz

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  EndonezyaFloresHobbitHomo FloresiensisLiang BuaStegodonYok Oluş



‘Hobbit’lerin Yok Oluşundan Biz Sorumlu Değiliz

Yaklaşık 50.000 yıl öncesine kadar, Endonezya’nın Flores Adası, Homo floresiensis adı verilen, minyatür insanlardan oluşan ilginç bir türe ev sahipliği yapıyordu.

 

Erman Ertuğrul - www.arkeofil.com

 

Endonezya’nın Flores Adası’nda yaşamış Hobbit’lerin yok oluşu, düşünüldüğü gibi modern insanlarla rekabetten kaynaklanmadı.

 

 

Homo floresiensis, modern insanların ortaya çıkmasından yaklaşık 4.000 yıl önce ortadan kaybolmuş. C: Wikimedia Commons

Yaklaşık 50.000 yıl öncesine kadar, Endonezya’nın Flores Adası, Homo floresiensis adı verilen, minyatür insanlardan oluşan ilginç bir türe ev sahipliği yapıyordu. Halk arasında “Hobbit insanları” olarak bilinen bu tür, J.R.R. Tolkien’in romanlarındaki karakterleri andırıyor.

Daha önce araştırmacılar, bu türün, bizim türümüzle rekabet etmeye başladıklarında yok olduklarını düşünüyordu. Ancak yeni araştırmalar, Hobbitlerin modern insanların bölgeye ulaşmasından önce ortadan kaybolduğunu öne sürüyor.

Henüz hakem değerlendirmesinden geçmemiş yeni bir çalışmanın yazarlarına göre, Hobbit insanların yok oluşu muhtemelen iklim değişikliğiyle tetiklendi. Bu değişiklik, eski homininlerin besin kaynağı olan aynı derecede sıradışı cüce fil türü üzerinde büyük bir baskı oluşturdu.

Stegodon olarak bilinen bu cüce filler, Homo floresiensis ile yaklaşık bir milyon yıl boyunca bir arada yaşadı. Ancak ani bir yağış azalması, su kaynaklarının kurumasına yol açarak her iki tür için de felaketle sonuçlandı.

Araştırmacılar, Hobbitlerin hikâyesini anlatırken, Flores’teki varlıklarına dair kanıtların Homo sapiens’in yaklaşık 46.000 yıl önce adaya ulaşmasından yaklaşık dört bin yıl önce arkeolojik kayıtlardan kaybolduğunu açıklıyor. Bu durum, kısa boylu homininlerin yok oluşundan bizim sorumlu olduğumuz fikrini çürütüyor.

Ne olmuş olabileceğini anlamak için araştırmacılar, Liang Bua’daki orijinal Homo floresiensis bölgesinin yakınındaki kayalardaki magnezyum ve kalsiyum oranlarını, ayrıca oksijen izotoplarını analiz etti. Bu analizler, zaman içinde paleoklimatik değişimleri yeniden inşa etmelerini sağladı.

Sonuçlar, 76.000 yıl öncesine kadar yıllık yağış miktarının bugünkünden oldukça yüksek ve yıl boyunca düzenli olduğunu gösterdi. Ancak sonraki 20.000 yıl boyunca, yağış seviyeleri dramatik şekilde azalırken mevsimsel farklılıklar arttı. Bu da Stegodon’un ana su kaynaklarının dolması için yaz musonlarına bağımlı hale gelmesine yol açtı.

50.000 yıl önce ise yaz yağışları, yıllık sadece 430 milimetreye düşerek en düşük seviyesine ulaştı. Bu durum, cüce filleri kurak mevsimlerde su bulma konusunda çaresiz bıraktı. Araştırmacılar, “Bu bulgular, arazi kuraklaşmasını ve azalan kaynaklar etrafında yoğunlaşan insan-hayvan etkileşimini, Liang Bua’nın terk edilmesinin olası nedenleri olarak işaret ediyor” diye açıklıyor.

Araştırmacılar, bu verilere dayanarak, Flores’in eski sakinleri için her biri diğeri kadar kasvetli olan iki olası senaryo sunuyor. İlk senaryoya göre, Stegodon bulunduğu yerde kalıp, su eksikliği ve Hobbitlerin küçülen su kaynakları çevresinde onları avlaması nedeniyle topluca yok olmuş olabilir.

Alternatif olarak, mini filler daha bol yağış alan sahil bölgelerine doğru göç etmiş olabilir. Ancak bu yabancı bölge, hayatta kalma yeteneklerini zorlamış olabilir. Hobbitler ise avlarını bu yeni topraklara kadar takip etmiş ve burada yeni tehlikelerle karşılaşmış olabilir.

Araştırmacılara göre, göç eden Hobbitler Flores sahili boyunca Okyanusya’ya doğru ilerlerken Homo sapiens ile karşılaşmış bile olabilir. Türümüzün yaklaşık 60.000 yıl önce Avustralya’ya ulaştığı göz önüne alındığında, Homo sapiens’in Flores Adası’nda Homo floresiensis ile bir şekilde etkileşime geçmiş olma olasılığı göz ardı edilemez. Ancak bu etkileşim, Hobbitlerin Liang Bua’daki ata topraklarından kaybolmasına neden olmamış olabilir.


IFL Science. 6 Ocak 2025.

Makale: Gagan, M., Ayliffe, L. K., Scroxton, N., Hantoro, W., Puspaningrum, M. R., van den Berg, G. D., … & Rifai, H. (2024). 

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için