Blog

Ara26

3.300 Yıllık Mısır Mumyasından Kara Ölüm DNA’sı Bulundu

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  Antik MısırHastalıkKara ÖlümMumyaVebaYersinia Pestis



3.300 Yıllık Mısır Mumyasından Kara Ölüm DNA’sı Bulundu

Yaklaşık 3.290 yıl öncesine tarihlenen bu mumyalanmış kalıntılar, hayatını korkunç bir şekilde kaybettiği sırada muhtemelen şiddetli semptomlar yaşayan bir erkeğe ait.

 

www.arkeofili.com

 

Avrasya dışında veba hastalığının tespit edildiği en eski vaka, 3.300 yıllık bir Mısır mumyasında ortaya çıkarıldı.

 

 

Bazı araştırmacılar, vebanın Nil fareleri tarafından yayılmış olabileceğini düşünüyor. C: Wikimedia Commons

Yaklaşık 3.290 yıl öncesine tarihlenen bu mumyalanmış kalıntılar, hayatını korkunç bir şekilde kaybettiği sırada muhtemelen şiddetli semptomlar yaşayan bir erkeğe ait.

Halk arasında Kara Ölüm olarak bilinen hıyarcıklı veba, son derece tehlikeli bir bakteri olan Yersinia pestis tarafından ortaya çıkıyor. 14. yüzyılda Avrupa’yı kasıp kavurup milyonlarca insanın ölümüne neden olduğu dönemde bu hastalık zirve noktasına ulaşmıştı. Ancak son yıllarda yapılan çeşitli araştırmalar, bu bakterinin DNA’sına tarihöncesi insan kalıntılarında rastladı ve bu ölümcül hastalığın ünlü pandemiden binlerce yıl önce de dolaşımda olduğunu ortaya koydu.

Bugüne kadar, bu eski vakaların tamamı Avrupa ve Asya’dan gelmişti; örneğin Rusya’da 5.000 yıllık iskeletlerde enfeksiyon izlerine rastlanmıştı. Ancak İtalya’nın Torino kentindeki Museo Egizio’da saklanan antik bir Mısır mumyasını inceleyen bir araştırma ekibi, bu korkunç hastalığın Tunç Çağı’nın başlangıcında Kuzey Afrika’da da var olduğunu ortaya çıkardı.

Radyokarbon tarihleme yöntemiyle İkinci Ara Dönem’in sonu veya Yeni Krallık’ın başlangıcına tarihlenen mumyada, hem kemik dokusunda hem de bağırsak içeriğinde Y. pestis DNA’sına rastlandı. Bu durum, enfekte bireyin hastalığın ileri bir aşamasındayken öldüğünü gösteriyor.

Araştırmacılar, bu yıl Paleopatoloji Derneği Avrupa Toplantısı’nda sundukları bir özet yazısında, “Bu, Avrasya dışında rapor edilen ilk tarihöncesi Y. pestis genomu olup, antik Mısır’da vebanın varlığına dair moleküler kanıt sunuyor. Ancak hastalığın bu dönemde ne kadar yaygın olduğunu söyleyemiyoruz” diyor.

Kara Ölüm’ün antik Mısır’daki yaygınlığı hakkında belirsizlik devam etse de, daha önceki çalışmalar Nil Nehri kıyılarında tarihi dönemlerde olası salgınlara işaret etmişti. Örneğin, 20 yıldan uzun bir süre önce, araştırmacılar Tutankamon’un mezarını inşa eden işçilerin yaşadığı Amarna’daki bir arkeolojik köyde pirelere rastlamıştı.

Y. pestis bakterisinin ana taşıyıcısı olan pirelerin bu keşfi, hıyarcıklı vebanın antik Mısır’da var olabileceği şüphesini doğurmuştu. Bu hipotez, Ebers Papirüsü adlı 3.500 yıllık bir tıbbi metinde, “bir bubo (şişmiş lenf düğümü) oluşmuş ve iltihap taşlaşmış” şeklinde tarif edilen bir hastalıkla daha da güçleniyor.

Bazı araştırmacılar, vebanın önce Nil sıçanlarına pireler aracılığıyla yayıldığını, daha sonra ise eski gemilere gizlice binen siyah sıçanlar vasıtasıyla dünyaya taşındığını düşünüyor. Ancak şimdiye kadar, bu teoriyi kesin olarak kanıtlayan bir bulgu eksikti.

Yeni çalışmanın tam metni henüz yayımlanmasa da, mumya DNA’sı bu teoriye en güçlü kanıtlardan birini sunmuş gibi görünüyor.


IFL Science. 23 Aralık 2024.

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için