Blog
ABD’de 65 Milyon Yıllık Yeni Bir Köpekbalığı Türü Keşfedildi
Fosil, asıl dişlerinin yanındaki küçük iğne benzeri dişlere atıfta bulunularak “antik küçük kulaklı diş” anlamına gelen Palaeohypotodus’un yeni bir türü.
Elifnur Bingöl - www.arkeofili.com
Alabama’da, dinozorların neslinin tükenmesinden sonra okyanusun en büyük yırtıcılarından biri olan köpekbalığı türü keşfedildi.
Palaeohypotodus bizzocoi dişleri. C: Ebersole et al. 2024.
Fosil, asıl dişlerinin yanındaki küçük iğne benzeri dişlere atıfta bulunularak “antik küçük kulaklı diş” anlamına gelen Palaeohypotodus’un yeni bir türü.
Fosile, Alabama’daki Shelton Devlet Üniversitesinde Dekan ve arkeolog olarak görev yapmış ve McWane Bilim Merkezi’nde uzun süre gönüllü olarak çalışmış merhum Dr. Bruce Bizzoco’ya (1949–2022) ithafen Palaeohypotodus bizzocoi adı verildi. Bu türe verilen isim, Dr. Bizzoco’nun eğitime ve Alabama tarihinin korunmasına olan ömür boyu bağlılığını onurlandırıyor.
Ekip, McWane Bilim Merkezi’nde Koleksiyonlar Müdürü Jun Ebersole, Güney Carolina Eyalet Müzesi Doğa Tarihi Küratörü David Cicimurri ve Paleontolog ve Fosil Koleksiyonları Küratörü T. Lynn Harrell Jr. öncülüğünde yönetildi.
Ebersole’ye göre bu köpekbalığının keşfi rastlantısaldı. “Birkaç yıl önce, Alabama’daki jeolojik araştırmada tarihi fosil koleksiyonlarını inceliyordum ve 100 yıldan fazla bir süre önce Wilcox vilayetinde toplanmış köpekbalığı dişlerinden oluşan küçük bir kutuyla karşılaştım.”
“Son on yılda yüzlerce fosil balık türünü belgeledikten sonra bu dişlerin tanımadığım bir köpekbalığına ait olmasını şaşırtıcı buldum.” Ebersole, bu dişlerin yeni bir türe ait olduğunu hemen fark etti.
Palaeohypotodus bizzocoi dişi. C: McWane Science Center
Cicimurri, “Bu köpekbalığının belki de en ilginç yönlerinden biri, yaklaşık 65 milyon yıl önce yaşadığı Paleosen dönemi.” diyor. Bu, dinozorların ölümünün hemen sonrasındaki, Dünya üzerindeki yaşamın yüzde 75’inden fazlasının yok olduğu bir dönem.
Cicimurri’ye göre bu köpekbalığı, okyanusların toparlandığı dönemde önde gelen yırtıcılardan biriydi.
Paleosen sırasında Alabama’nın güney yarısının büyük bir kısmı, tropikalden ve subtropikale değişen sığ bir okyanusla kaplıydı. Harrell, “Bu dönem yeterince araştırılmamış ve bu da bu yeni köpekbalığı türünün keşfini çok daha önemli kılıyor.” diyor.
Harrell, “Bunun gibi köpekbalığı keşifleri, büyük yok oluş olaylarından sonra okyanus yaşamının nasıl toparlandığına dair bize muazzam bilgiler veriyor ve aynı zamanda iklim değişikliği gibi küresel olayların günümüzde deniz yaşamını nasıl etkilediğini potansiyel olarak tahmin etmemize olanak tanıyor.” diyor.
Bu eski köpekbalığı üzerinde yaptıkları çalışmanın bir parçası olarak ekip, fosil dişlerini Büyük Beyazlar ve Mako gibi çeşitli yaşayan köpekbalıklarının dişleri ile karşılaştırdı. Cicimurri’ye göre köpekbalığı dişlerinin şekli, ağızda bulundukları yere göre farklılık gösteriyor.
Cicimurri, “Yaşayan köpek balıklarının çenelerini ve dişlerini incelemek, bu eski türün diş yapısını yeniden yapılandırmamıza olanak sağladı ve onun, yaşayan tüm köpekbalıklarından farklı bir diş düzenine sahip olduğunu gösterdi.” diyor.
Bu köpekbalığına verilen isim, Ebersole ve Cicimurri’nin Alabama’daki fosil balıkları belgelemek amacıyla yürüttüğü devam eden bir projenin parçası. Birlikte, 400’den fazla benzersiz köpekbalığı ve kemikli balık türü fosili doğruladılar; bu da Ebersole’e göre Alabama’yı fosil balık çeşitliliği açısından dünyanın en zengin yerlerinden biri yapıyor.
Pensoft Publishers. 7 Şubat 2024.
Makale: Ebersole, J. A., Cicimurri, D. J., & Harrell Jr, T. L. (2024).
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >