Mısır’daki arkeologlar, bir izleyici topluluğunun meraklı bekleyişi eşliğinde yaklaşık 2.600 yıl yaşındaki mühürlü bir lahdi açtılar.
Lahit, son aylarda Sakkara nekropolünde gün ışığına çıkarılan 59 lahitten sadece biriydi. Kapağı kaldıran araştırmacılar, süslü cenaze bezine sarılı bir mumyayı açığa çıkardılar; bireyin defnedilmesinden iki bin yıldan da uzun bir süre sonra bile, kumaş üzerindeki yazıtlar ve renkli desenler sağlamlığını korumuştu.
Bir açıklamaya göre açığa çıkan yeni tabut, geçtiğimiz aylarda Sakkara nekropolünde (Kahire’nin güneyinde yer alan geniş bir antik mezarlık) gün ışığına çıkarılan 59 mühürlü lahit arasında yer alıyor. Her biri farklı derinliklere (9-11 metre) sahip üç defin kuyusunda birbirinin üzerine istiflenmiş şekilde bulunan tabutlar; Mısır’ın 26. Hanedanı’na, MÖ 664’ten MÖ 525’e kadar olan zamanı kapsayan döneme tarihleniyor. Araştırmacılar tahta kutuların; rahiplerin, hükümet yetkililerinin ve benzer şekilde antik Mısır toplumunun önde gelen kimselerinin kalıntılarını muhafaza ettiğini düşünüyor.
Samy Magdy’nin Associated Press adlı haber ajansına anlattıklarına göre Sakkara’daki kazılar, Tanrı Ptah-Soker’e ait 28 adet heykel ile Tanrı Nefertum’a ait 30 santimetrelik bir bronz heykeli açığa çıkardı. Çalışmanın üzerine sahibinin ismi de yazılmış: Rahip Badi-Amun.
Yetkililer, 13 tahta tabuttan oluşan ilk buluntuyu Eylül ayının başlarında duyurdular. Aynı ayın sonraki günlerinde bu buluntuyu diğer 14 tanesi takip etti. 3 Ekim’de basın toplantısında açıklanan son buluntu grubu, açığa çıkarılanlara 32 adet lahit ekledi ve bulunan tabutların sayısı toplamda 59’a yükseldi. Turizm ve Eski Eserler Bakanı Khaled al-Anani, tabutun açılma töreninde “Dahası da olabilir.” diyor.
“Keşif, bugün noktalanmadı.” diye ekliyor Khaled al-Anani, Agence France-Presse (AFP) adlı ajanstan Mohamed Abouelenen ve Menna Zaki’nin alıntıladığına göre. “Bunu, büyük bir keşfin ilk adımı olarak değerlendiriyorum.”
Amanda Kooser, CNET adlı medya ve teknoloji sitesinde, “Sakkara, bölgenin ilk piramitlerinden olan Firavun Djoser’e ait Basamaklı Piramit’in de dahil olduğu birçok abartılı mezara ev sahipliği yapıyor. Fakat alan, yağmacılar ve faturası ağır olan izinsiz kazılar yüzünden yüzyıllar boyuca zarara uğradı; bu da tabutların el değmemiş durumunu korumasını özellikle etkileyici kılıyor.” şeklinde yazıyor.
İngiltere Manchester Müzesi’nde Mısır ve Sudan Bölümü’nün küratörü olan Campbell Price, The Art Newspaper adlı gazeteden Garry Shaw’a “Jeofizik araştırmalardan biliyoruz ki burada, mezarların yanı sıra muazzam bir tapınak ağı vardı; tabutların keşfinin, yazıtların da yardımıyla Sakkara’da hüküm sürmüş inançlara dair bilgimizi genişletme konusunda büyük bir değere sahip olduğunu düşünüyoruz.” diyor.
Agence France-Presse’e göre tabutlar, 2021’de Gize’de açılması planlanan ve çok beklenen Büyük Mısır Müzesi’nde sergilenecek. Burada lahitler, geçtiğimiz yıl Ekim ayında gün ışığına çıkarılan 30 mühürlü tabutun karşısına yerleştirilecek.
“Bu tür tabut zulaları istisnai olmanın da ötesindedir ve genelde güneydeki Luxor’da bulunur.” diyor Price. “Son bulgunun gerçek değeri, bu örneklerin Kuzeyli tabut stillerine ve hiç şüphesiz ki daha önceleri Sakkara bölgesiyle sıkıca ilişkilendirilmeyen isimler ve başlıklara ışık tutuyor olmasından geliyor.”
Smithsonian Magazine. 13 Ekim 2020.-www.arkeofili.com
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >