Blog
Antik Roma Brexit’i: 409’da Britanya’da Hayat Nasıl Değişti?
Antik Roma Brexit’i: 409’da Britanya’da Hayat Nasıl Değişti?
Britanya anakarası için büyük bir politik zümreyi terk etmek yeni bir durum değil. Romalıların MS 43 yılındaki işgalinden 350 yıl sonra, MS 409 yılında ada, Roma İmparatorluğunun kontrolünden çıktı. Bugünkü İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılışına benzer şekilde, 5. yüzyılın başlarında gerçekleşen bu ayrılışın Britanya popülasyonu üzerindeki etkileri hala tam tanımlanamıyor.
İmparatorluğun yıkımı. Thomas Cole. 1836.
Birleşik Krallık ve Brüksel gibi, Britanya da Roma için her zaman karışık bir nimetti. MS 415 dolaylarında, St Jerome adayı “zorbalar bakımından verimli” (gaspçıları kast ederek) olarak tanımlarken, geç Romalı yazarlar Britanya’daki çoğunlukla ordu tarafından teşvik edilen ayaklanmaların intikal içindeki durumunu anlattı – birçokları bu bölgede doğmuşken hem de.
MS 407 yıllarında, son istilacı III. Constantine, peşinde ordudan kalanları da alarak Britanya’yı terk etti. Geç Romalı yazarlardan Zosimus daha sonraları istilacı barbarların baskılarıyla Britanyalılar Romalı yasalarından kurtuldu ve böylece herhangi bir AB’den ayrılma yanlısının kalbini ısıtacak bir biçimde “Romalı yasalarına bağlı olmadan kendi istedikleri gibi.”dir.
MS 409 yıllarında geçen bu kesit, Britanya’da Romalı hükümetin sonu gibi görünüyor. Kıtaya, III. Constantine ile savaşmaya giden az sayıdaki askerden başka “Romalı” kalmamıştı. Bunun yerine, Romalı Britanya’nın bitişi – teklif edilen AB ayrılışı gibi – sadece uzaktaki bir idareyle olan ilişkinin değişiminden ibaretti. Fakat bu değişim aslında adada yaşayan halkı nasıl etkiledi? Sonuçları neydi?
MS 365 yıllarında Somerset’e gömülmüş Antik Roma sikkeleri. C: Barry Batchelor
Romalı hayatın kayboluşu
5. yüzyılın ilk birkaç on yılında gerçekleşen en dikkate değer şeylerden biri, Romalı hayatı ile bağdaştırdığımız şeylerin bariz bir hızda kayboluşuydu.
Madeni para kullanımı erken bir alışkanlıkmış gibi görünüyor. Madeni paralar her zaman Roma tarafından sadece Romalıların umurunda olan şeyler için –orduya ödeme yapmak gibi- tedarik edildi. Britanya’ya en son gönderilen herhangi bir miktardaki madeni paralar MS 402 yılında son buldu. Daha sonraki yıllarda madeni para kullanımı bazı yerlerde devam ettiyse de -ki bunlar çoğunlukla eski paralardı- yerlerine geçecek bir yerel kopya yapımı hakkında bir girişim olmadı. Bu, küçük bir değişime ya da ana metal sikkenin değerine inanmaya yönelik bir talep olmadığını gösteriyor.
Endüstriyel çömlek imalatı (4. yüzyılda çok yaygın) da MS 402 dolaylarında yok oldu, 4. yüzyılda ihtişamlarının doruk noktasına ulaşan villalar lüks konutlar olarak terk edildi. Kasabalar çoktan büyük değişimlere uğramıştı, 3. yüzyıldan itibaren anıtsal halk yapıları sıkça terk edilmişti, fakat şehir yaşamı MS 420 sonrasında neredeyse yitip gitmişti. Hadrian Duvarının hisarları, 6. yüzyıl yazarı Gildas’ın “Piktler ve İskoçların mide bulandırıcı kalabalıkları” olarak andıkları tarafından rahat bırakılmadı – ve en sonunda Romalı garnizonundan yerli lider ve askerlerin merkezi haline çevrildi.
Birçok arkeolog, değişimin bunlardan daha az ciddi ve dramatik olduğu konusunu tartışıyor. Aynı zamanda kimin “Romalı” olup olmadığı ile ilgili sahip olduğumuz görüşler, 5. yüzyılda yaşamış ve bu konuyu ele alan insanlarla örtüşmüyor olabilir. O dönemlerde “Romalı” olmanın ne olduğu kavramı, bugünkü “İngilizlik” kavramı kadar karmaşık bir konu. Kesin olan şeylerden biri ise, Akdenizli Romalı hayatının kasabalar ve anıtsal binalar gibi birçok sembolü Britanya’da hiç tutmadı. O kadar tutmadı ki, imparatorluğun başka topraklarında gösterdikleri “Romalılık” şevkini, Britanya’nın geniş topraklarının herhangi bir yerinde göstermedi. Bununla beraber, emin olduğumuz başka bir şey ise insanların sikkeler, villalar, kasabalar ve sofra takımları gibi şeylere karşı ilgilerini çok çabuk yitirdiler.
Hadrian Duvarı. C: Flcker
Daha sonra ne oldu?
Romalı Britanya’nın sonu ile alakalı genelde her ne kadar Barbar akınlar gibi dış güçler suçlansa da, bu sonun nedenlerinin bir parçası Britanya’da yaşayan insanların kendi hayatlarının nasıl değiştiğini görmeleri ile de açıklanabilir. Britanya’nın artık Roma İmparatorluğunun bir parçası olmadığı dönemlerde, 5. yüzyılda, özellikle Doğu Britanya’da yeni formlarda elbiseler, binalar, çömlekler ve cenaze törenleri ortaya çıkmaya başladı. Bu değişimler kısmen, etkileri Gildas gibi yazarlar tarafından yakınılarak anlatılan ve o dönemde Kuzey Deniz’inden gelen “Germenik” göçmenlerle de bağdaştırılabilir. Fakat, değişim o kadar yaygındı ki var olan topluluk da böylelikle yeniliğe adapte oldu.
Çelişkili bir biçimde, Britanya’nın batı bölgesinde Tintagel gibi bölgelerde daha önce Akdenizli hayat biçimine ilgi göstermemiş insanlar 5. ve 6. Yüzyıllarda daha çok “Romalı” olarak tanımlanabilecek şekilde davranmaya başladılar. Taş yazıtlar kullanmaya ve doğu Akdeniz’den şarap ve hatta sofra takımları (ve büyük olasılıkla ipek gibi bozulabilir ürünler) ithal etmeye başladılar. Bu insanlar için, “Romalı olmak” (belki de Hristiyanlıkla özdeşleştiriliyordu), doğudaki “Germenik” göçmenlerden ayrılmalarını sağlayan bir yol olarak görüldüğü için yeni bir önem kazandı.
Günümüz Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılması mevzusunun oluşturduğu dalgalanmalar, arkeolojiye göre geç Romalı Britanya zamanında kişi ve grup bazında görülen kimliksel sıkıntılarla aynı. Şimdilerde Leavers and Remainers (Terk edenler ve Kalanlar) olarak adlandırılanlar, 5. yüzyılda yaşanmış yabancı göçün etkisini ve Roma İmparatorluğu’nda aynı tutkuyla kalma hakkını tartışacaklarına hiç şüphe yok. Şu an umut edebileceğimiz şey, 5. yüzyılda şehir yaşamının ve parasal ekonominin kayboluşu gibi dramatik değişimlerin 21. yüzyıl denginin gerçekleşmemesi.
The Conversation. Will Bowden. 15 Ekim 2018.
Arkeofili
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >