Blog

Mar14

Bu Kişinin Kafasında 3.600 Yıl Önce Kare Delik Açılmış

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  AmeliyatİsrailMegiddoTrepanasyonTunç Çağı



Bu Kişinin Kafasında 3.600 Yıl Önce Kare Delik Açılmış

İskeletler, 2016 yılında Geç Tunç Çağı’nda bir Kenan şehir devletinin olduğu Tel Megiddo’daki bir mezarda bulundu.

Erman Ertuğrul - www.arkeofili.com

İsrail’de bulunan Tunç Çağı’na ait bir insan kafatasında açılmış kare şeklindeki delik, trepanasyonun erken bir kanıtı olabilir.


İsrail’in kuzeyindeki Tel Megiddo’da bulunan trepanasyon prosedürünün ve çıkarılan kafatası parçasının yakından görünümü. C: Rachel Kalisher

Ancak diğer uzmanlar, deliğin adamın ölümünden sonra ritüel amaçlarla açılmış olabileceğini savunuyorlar.

Yeni bir araştırmaya göre, 3.400 yıldan daha uzun bir süre önce şu anda İsrail’in kuzeyinde gömülü olan Tunç Çağı’ndan iki erkek kardeşin iskelet kalıntıları, kardeşlerin ciddi sağlık sorunlarıyla yaşadıklarını ancak trepanasyon da dahil olmak üzere tedavilere erişebildiklerini ortaya koyuyor.

Araştırmacılar, kardeşlerden büyük olanının muhtemelen hastalıkları tedavi etmek amacıyla kafatasından bir kemik parçası çıkarıldığını söylüyor.

Araştırmaya göre, keşif, eski zamanlarda çeşitli rahatsızlıklar için bir tedavi olduğu düşünülen trepanasyon uygulaması (beyne zarar vermeden kafatasında bir delik açmak) için bu bölgedeki en eski kanıtlar arasında olabilir.

Ancak diğer uzmanlar, deliklerin muhtemelen tedavi amaçlı olmadığını söyleyerek aynı fikirde değil. Bunun yerine, adamın kafatasının ölümünden sonra ritüel amaçlarla modifiye edilmiş olması mümkün.

Kuzey İsrail’deki 2016 kazısı sırasında 3.500 yıldan daha uzun bir süre önce Tel Megiddo’daki iki erkek kardeşin kalıntıları. C: Megiddo kazıları

İskeletler, 2016 yılında Geç Tunç Çağı’nda bir Kenan şehir devletinin olduğu Tel Megiddo’daki bir mezarda bulundu. DNA analizi, erkeklerin kardeş olduğunu gösterdi.

İskeletlerin incelenmesi, her iki kişinin de kemiklerinin bir kısmını yok eden ve diğerlerini bozan zayıflatıcı hastalıklardan muzdarip olduğunu gösterdi. Brown Üniversitesi’nde arkeoloji alanında doktora öğrencisi olan Rachel Kalisher, erkeklerin bir tür cüzzam içerebilecek bu tür hastalıklara genetik olarak yatkın olmalarının mümkün olduğunu söylüyor.

Tunç Çağı kemikleri

Kalisher ve meslektaşları tarafından yapılan analiz, küçük erkek kardeşin MÖ 1550 ile MÖ 1450 arasında Geç Tunç Çağı’nda öldüğünde onlu yaşlarının sonunda veya 20’li yaşlarının başında olduğunu öne sürüyor. Ağabeyi ise birkaç yıl sonra öldüğünde 21 ila 46 yaşları arasındaydı.

Megiddo’da yaklaşık 3.600 yıl öncesine ait bozulmamış bir mezar odası olan Mezar 50’nin güney koridora bakan içi. C: Robert S. Homsher

Ağabeyin kafatasından yaklaşık 30 milimetre çapında kare bir kemik parçası çıkarılmıştı. Kafatasında herhangi bir iyileşme belirtisi görülmediği için, kemiğin çıkarılmasının adamın ölümünden yaklaşık bir hafta önce gerçekleştiği ve bunun, adamın maruz kaldığı zayıflatıcı koşulları tedavi etmek için bir tür trepanasyon olduğu öne sürülüyor.

Kalisher, “Kanıtların tamamı, uzun süredir hastalıktan muzdarip bir kişi olduğunu ve belki de bunun bir kötüleşme süreci olduğunu gösteriyor. Yani belki de bu bir tür müdahaleydi ya da hayat kurtaran bir prosedürdü.” diyor.

Kafatasındaki delik, kafatasının çizilmesi ve parçaların merkezden dikkatli bir şekilde çıkarılmasıyla açılmıştı – bu, genellikle kazıma veya delme yoluyla gerçekleştirilen dairesel trepanasyonlardan farklı bir prosedürdü.

“Bu bölgede Geç Tunç Çağı’ndan önceye dayanan trepanasyona dair kanıtlarımız var, ancak Megiddo’daki bu örnek, bu tür cerrahi müdahalenin bu alandaki en erken örneği.”

Geç Tunç Çağı’ndan Megiddo’da bulunan ve uzun yıllar sistemik bir hastalıkla yaşama belirtileri gösteren iki erkek kardeşin kalıntılarının bir çizimi. C: Rachel Kalisher

Elit mezarı

Kalisher, her iki kardeşin de kaliteli seramik kaplar ve yüksek kaliteli yiyecek sunularıyla gömüldüğünü, bu da onların yüksek sosyal statüye sahip olduklarını ve yüksek statülerinin, zayıflatıcı koşullarına rağmen uzun yıllar yaşamalarının bir nedeni olabileceğini söylüyor.

Kalisher ve meslektaşları, daha büyük olan kardeşin statüsünün ona trepanasyon gibi nadir cerrahi prosedürlere erişim sağlayabileceğini söylese de, başka bir uzman, kare şeklindeki deliğin, müdahalenin ölümünden sonra muhtemelen ritüel amaçlarla yapıldığını gösterdiğini öne sürüyor.

Tel Aviv Üniversitesi’nde fahri anatomi ve antropoloji profesörü olan Israel Hershkovitz, son araştırmalara dahil olmadı, ancak bölgedeki diğer antik trepanasyonları inceledi.

Hershkovitz, “Düz çizgi veya kare açıklıklarla sonuçlanan kafataslarının kesilmesinin büyük olasılıkla tedavi amaçlı yapılmadığı kabul ediliyor. Çalışmalar, dairesel trepanasyonların bir hastalığı iyileştirmek amacıyla yapılmış olabileceğini, ancak burada durumun böyle olmadığını gösterdi.” diyor.

“Açıklanan trepanasyonun şekli kare ve kenarları dikey. Bu işlem, kişi hayattayken yapılmış olsaydı onun ani ölümüne yol açardı.”


Live Science. 22 Şubat 2023.

Makale: Kalisher, R., Cradic, M. S., Adams, M. J., Martin, M. A., & Finkelstein, I. (2023).

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için