Vergina’daki ünlü Philip’in Mezarı’ndaki kalıntıların aslında II. Philip’e ait olmadığı iddia edildi. Yeni bir araştırma, İskender’in babası II. Philip’in aslında, bitişik başka bir ünlü mezara defnedildiğini öne sürüyor.
PNAS (Milli Bilimler Akademisi Bildirileri)’da yayınlanan araştırma, Kuzey Yunanistan’daki Vergina şehrinde bulunan Büyük Tümülüs’te 1. Mezar‘daki iskelet kalıntılarını inceledi. Vergina tümülüsündeki üç kraliyet mezarından 1.sinden uzun bir süre önce çıkarılan kısmi iskelet son teknoloji tarama ve radyografi teknikleri ve cihazlarıyla incelendi.
Philip’in 2. Mezara Defnedildiği Düşünülüyordu
Daha önce genel kanı Makedon Kralı Philip’in “Philip’in Mezarı” olarak da bilinen 2. Mezar’da yattığı şeklindeydi. Bu görüş İngiliz anatomi uzmanı Musgrave, arkeolog Prag ve tıp illüstratörü Neave’ın sunduğu kanıtlar sonrasında geliştirilmişti.
İki odalı bir kraliyet mezarı olan mezarda 1977’de bulunan iskelet öldüğünde 35-55 yaşları arasında olan bir erkekti. Philip de 46 yaşında ölmüştü. İskelette ayrıca savaş yaraları izleri vardı, ve altın bir sandığa konulmuştu. Bu sandığın üstünde de Makedonya Kraliyet ailesinin amblemi olan kabartmalı bir yıldız yağmuru vardı.
Bu iskeletle ilişkili olarak ayrıca demir bir miğfer, törensel bir kalkan, demir ve altın bir göğüs zırhı, yaldızlı bir gümüş taç ve II. Philip ve İskender’e ait olduğu düşünülen iki fildişi baş portresi bulundu.
Mezarın ikinci odasında da Philip’in öldüğü sıradaki karısı Kleopatra’ya ait olduğu düşünülen kadın iskeleti kalıntıları bulundu.
Kanıtlara Göre 2. Mezar Philip’e ait Olmayabilir
Fakat daha sonra yapılan incelemeler bu eşyaların büyük ihtimalle Philip’in MÖ 336 yılında öldürülmesinden çok daha sonraya, MÖ 317’ye tarihlendiğini ortaya koydu.
Yeni araştırmanın da yazarı olan Bartsiokas tarafından yapılan daha sonraki çalışmalar, iskeletin Philip’e ait olduğunu destekleyen kanıtların aslında, cesedin yakılması sırasında ve iskeletin eksik rekonstrüksiyonü nedeniyle oluşan anatomik anormallikler olduğunu ortaya koydu.
Ayrıca 2. Mezar’daki kalıntılar, tarihi kaynaklarda Philip’e ait olduğu söylenen bazı karakteristik yara izlerini de taşımıyordu. Bu yara izlerinden en belirgini, Philip’in ölümünden 3 yıl önce bir savaşta ayağına aldığı bir mızrak yarasıydı.
Vergina Kraliyet Mezarlarındaki 1. Mezarı
1.Mezar’da bulunan iskelet ise II. Philip’in (ve yara izlerinin) tarihi kaynaklarındaki tanımına uyuyordu. Buradaki yaklaşık 45 yaşlarında olan erkek iskeleti, 1.80 cm boyuyla dikkat çekici şekilde uzundu.
Bu iskeletin bacağında da anlatılanlara uyan yaralar bulundu. İskeletin diz ekleminde belirgin kaynama izleri (ankiloz) vardı. Dizinde de “büyük ihtimalle mızrak gibi hızlı giden delici bir aletle açılan bir yara”yı işaret eden bir delik vardı.
İskelette ayrıca travma bağlantılı iltihap izleri ve asimetrik kemik lezyonları bulundu. Bu asimetrik kemik lezyonlarının, Philip’in (bacağındaki yara nedeniyle) eğri duruşu sonucu gelişmiş olabilecek bir boyun çarpıklığını ortaya koyduğu düşünülüyor. Philip’in eğri duruşu telafi etmek için başını yana yatırması gerekecekti.
1. Mezar’da ayrıca yaklaşık 18 yaşlarında bir kadın ve 42 haftalık bir bebeğin kalıntıları da bulundu. Bu keşifler, tarihi kaynakları doğrular bir biçimde acımasız bir hikayeyi doğruluyor.
Diodorus’un yazdıklarına göre, Philip’in 4. Karısı ve İskender’in annesi Olympias, Philip’in öldürülmesinden ve İskender’in tahta çıkışından sonra Kleopatra ve bebeğini öldürttü.
Justin’in yazdıklarına göre Olympias ayrıca II. Philip’in ölümünden birkaç gün sonra, Philip’in suikastçisi Pausanias’ın cesedini yaktı. Sonra da Kleopatra’nın kızını öldürerek, onu kendini asmaya zorladı.
Araştırmacılar 1. Mezar’da II. Philip’le birlikte karısı Kleopatra ve çocuğunun da kalıntıları olduğunu öne sürüyor. Bu nedenle 2. Mezar’da da, Philip’in oğullarından biri olan Kral Arrhidaeus ile karısı Eurydice’in kalııntıları olması gerektiğini savunuyorlar.
Popular Archaeology
Belirtilmeyen görseller: Javier Trueba
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >