Blog
Dans ve Oyunlar, Antik İtalya’da Yaşamı ve Ölümü Anlatıyor
Oyunlar antik yaşamın önemli bir parçası olmasına, hatta tanrıların bile oynamasına rağmen uzun süre üzerinde incelenmedi.
Zeynep Şoray - www.arkeofili.com
Mezar ve urne resimleri, en az 2.000 yıl önce Etrüsk ve Roma uygarlığının inceliklerine ışık tutarak, onu günümüz için yeniden canlandırıyor.
Tarquinia’daki yeraltı mezarlarında betimlenen sahneler, kadın ve erkeklerin birlikte dans ettiğini gösteriyor.
İtalya’nın Tarquinia kentindeki 2.500 yıllık bir Etrüsk mezarının duvarları parlak renkli dansçı ve müzisyen resimleriyle kaplı. Yakınlardaki Roma’da ölen bir kadının 1. yüzyıldan kalma urnesinde ise masa oyunu oynayan bir çift resmedilmiş.
Mezarlar ve urneler, dans eden ya da masa oyunu oynayan insan sahneleri bulmak için pek uygun olmayan yerler gibi görünse de, klasik antik çağda kişisel ilişkiler ve toplum hakkında önemli mesajlar iletiyorlardı.
Baştan Çıkarma Oyunu
Örneğin Roma dönemine ait mermer bi urne, ölen kadını Marcus Allius Herma’nın kölesi Margaris olarak tanımlayan bir yazıt taşıyor. Çift, baştan çıkarmayı simgeleyen bir strateji oyunu olan “Küçük Askerler” oynuyor ve Margaris kazanıyor.
Fribourg Üniversitesi’nde klasik arkeoloji profesörü olan Veronique Dasen, “Masa oyunu resmi, çift arasındaki samimiyeti gösteriyor. Bu çok güzel bir şey çünkü kadın bir köle fakat aynı zamanda sevilen kişi ve lider. Oyun aynı zamanda sonsuza kadar birlikte olacaklarını anlatan bir mesaj.” diyor.
Oyunlar antik yaşamın önemli bir parçası olmasına, hatta tanrıların bile oynamasına rağmen uzun süre üzerinde incelenmedi. Konuyla ilgili tek önemli çalışma 1869 yılında yayımlandı.
Dasen, bu boşluğu gidermek için Locus Ludi adlı bir araştırma projesine liderlik ediyor. Müze ve kütüphanelerde büyük ölçüde unutulmuş olan oyunların yazılı, arkeolojik ve ikonografik kayıtları üzerine ilk kapsamlı çalışmayı yürütüyor.
Canavar Gibi Çocuklar, İyi Kızlar
Roma dönemine ait bazı çocuk lahitleri, oyun oynayan erkek çocuk sahneleri ile süslenmiş. Bunlar basit çocukluk eğlencesi resimleri değildi, farklı yönleri de vardı. Bu güzel tasvirlerde çocuklar, oyunları için kavga ediyor ve birbirlerinin saçlarını çekiyorlar. Hatta bir çocuk oyun arkadaşını ısırıyor.
Dasen’e göre bu, oyunlarda şiddete ne ölçüde izin verildiğini ve kültürel olarak eğlencenin bir parçası olduğunu yansıtıyor. Romalılar bu davranışa değer veriyordu.
Öte yandan Romalı kızlar hiçbir zaman oyunlar yüzünden kavga ederken resmedilmedi. Bunun yerine, her zaman güzelce ve sessizce oynarken gösterildiler.
Bu tür eğlenceler çocukların kazanmayı ve kaybetmeyi deneyimlemelerinin ve duygularına hakim olmayı öğrenmelerinin bir yoluydu.
Tekrardan Oynamak
Locus Ludi ekibi, antik Roma ve Yunan sanatındaki oyun resimlerindeki gizli mesajları incelemenin yanı sıra, bazılarını yeniden yarattı ve çevrimiçi olarak oynanabilir hale getirdi.
Köle ve sevgilisi tarafından oynanan “Küçük Askerler” oyunu, Roma edebiyatında ayrıntılı olarak anlatılan tek Roma stratejik masa oyunu.
Masa oyunu üstünde kadın köle ve “efendinin”sahibinin” bulunduğu Etrüsk urnesi. C: Veronique Dasen, 2019
Araştırmacılar bu açıklamaları ve arkeolojik buluntuları kullanarak oyunun kurallarını yeniden oluşturdular, böylece günümüz oyuncuları için erişilebilir hale getirilen diğer bazı eski eğlencelerle birlikte bugün tekrardan oynanabilir hale geldi.
Dasen’e göre amaç, antik oyunların günümüz okul ve üniversite programlarına kültürel malzeme olarak uyum sağlamasına yardımcı olmak.
Geçmişte oyunun eğitimsel ve toplumsal rolü hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak, bugününü anlamak ve yüksek teknolojili oyuncaklar ve yeni sosyallik biçimleri hakkındaki tartışmayı genişletmek için önemli. Locus Ludi 2017 yılında başladı ve bu yıl Eylül ayına kadar devam edecek.
Kadın Otoritesi
Antik Romalılar ve Yunanların aksine, Etrüsk toplumunda kadınlar erkeklerle eşit statüye sahipti. Etrüskler, Roma İmparatorluğunun bir parçası olmadan önce orta İtalya’yı kontrol ediyorlardı. Ritüellerinin çoğu daha sonra Romalılar tarafından da benimsendi.
Lille Üniversitesi’nde Roma öncesi İtalya konusunda uzman olan bir arkeologDr. Audrey Gouy, Yunanlar Etrüsk kadınlarının sahip olduğu statü karşısında şok olmuş ve onları ‘fahişe’ olarak tanımlamışlardı.” diyor.
Tarquinia’daki yeraltı mezarlarında resmedilen sahneler, sadece kadın ve erkekleri eşit olarak birlikte dans ederken göstermekle kalmayıp, aynı zamanda kadınları topluluklarında lider olarak tasvir ediyor.
Dansçılar eski bir cenaze töreni gerçekleştiriyor. Kastanyet çalan bir kadın onlara liderlik ediyor. Kollarına, dini otoritesinin bir sembolü olarak kutsal kumaştan bantlar sarılmış.
Etrüsk dansını inceleyen ilk kişi olan Gouy, “Bu kadın ritüeli kontrol ediyordu.” diyor. Kastanyet çalan kadın insanları ritüelin farklı aşamalarında yönlendiriyordu. Yaşayanların dünyası ile ölülerin dünyası arasında bir bağlantı kurarak merhumun geçmesine yardımcı oluyordu. Gouy’a göre cenazede dans etmek aynı zamanda insanların kederle başa çıkmasına da yardımcı oluyordu. “Dansın vücut üzerinde ölümden sonra iyileşmeye yardımcı olan psikolojik bir etkisi var.”
Kostüm İşaretleri
Resimlerde ve oymalarda dansçıların kıyafetlerini araştırmanın, hareketleri ve çıkardıkları sesler hakkında çok şey ortaya koyduğunu söyledi.
Gouy, “Kıyafetler aracılığıyla dansın farklı aşamalarını görebiliyoruz.” diyor.
Mezardaki giysiler, dansçıların önce yavaş hareket ettiklerini, sonra döndüklerini ve daha hızlı sıçradıklarını gösteriyor. Kendisi de bir dansçı olan Gouy, ritüelin nasıl gerçekleşmiş olabileceğini göstermek için bu giysileri yeniden yaratmayı ve hareketlerini videoya çekmeyi planlıyor.
Erkek ve kadın dansçılar kıyafetlere ek olarak, hareket ettikçe şındırgayan bilezikler ve kemerler de takıyorlardı.
Kadınların aksesuarları hafif, tiz sesler çıkarıyor olabilir. Erkeklerin kemerlerinde ise tiz bir çıngırak gibi ses çıkarmış olabilecek daha büyük objeler bulunuyordu.
Dans eden gen erkekler ve kadınlar arasındaki olası ses farklılıkları, Gouy’un Etrüsk dansında bir tür cinsiyet sesi olabileceğini düşünmesine yol açtı.
“Tarquinian mezarları beni büyülüyor çünkü Etrüskler, ölülerini sonsuza kadar korumak için onların etrafında resimlerden oluşan bir örtü oluşturmuşlardı. Bunlar neşenin, yaşamın temsilleriyle dolu ve bize Etrüsk toplumu hakkında çok şey anlatıyorlar.”
Horizon: The EU Research & Innovation Magazine. 23 Mart 2023.
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >