Blog
Dünya’daki Yaşamın En Eski Kanıtı Avustralya’da Bulundu
Batı Avustralya’dan stromatolit adı verilen fosiller, 3.48 milyar yıl önce mikroplar tarafından yaratılmış.
Buket Çağlayan - www.arkeofili.com
Avustralya kayalarında bulunan 3.48 milyar yıl öncesine ait yapılar, Dünya’daki yaşamın en eski kanıtı olarak belirlendi.
Hematit, barit ve kuvarstan oluşan karmaşık katmanlı bir yapı ve kubbeli bir üst yüzey gösteren Dresser Formasyonu stromatoliti örneği.
Batı Avustralya’dan stromatolit adı verilen fosiller, 3.48 milyar yıl önce mikroplar tarafından yaratılmış.
Son zamanlarda yapılan bir araştırmaya göre, Dünya’daki bilinen en eski yaşam Batı Avustralya’daki katmanlı kayalarda bulundu.
Söz konusu fosiller, fotosentetik mikropların dışkılarıyla oluşan tabakalı kayaçlar olan stromatolitlerdi. Bilim insanlarının canlı organizmalar tarafından yapıldığı konusunda hemfikir olduğu en eski stromatolitler 3.43 milyar yıl öncesine dayanıyor, ancak daha eski örnekler de var. Batı Avustralya’nın Dresser Formasyonu’nda bulunan stromatolitler ise 3,48 milyar yıl öncesine ait.
Bununla birlikte, milyarlarca yıl, bu eski stromatolitlerdeki organik madde izlerini sildi ve bunların gerçekten mikroplar tarafından mı oluşturulduğu yoksa başka jeolojik süreçler tarafından mı yapılmış olabileceği konusunda soru işaretleri uyandırdı.
Yeni çalışmanın sonucuna göre ise, bunlar eski yaşama dair izlerdi.
Londra’daki Doğal Tarih Müzesi’nden bir paleontolog olan ve araştırmaya öncülük eden Keyron Hickman-Lewis, “Bu kayaların belirli katmanlarında biyolojik süreçlerin güçlü bir göstergesi olan belirli mikro yapılar bulabildik.” diyor.
Modern stromatolitler bugün Avustralya gibi bölgelerde bulunabilir.
Mikrobiyal Matlar
Hickman-Lewis, bulguların Mars’ta yaşam arayışı için etkileri olabileceğini söylüyor. Dresser Formasyonundaki stromatolitler, demirin atmosferdeki oksijenle reaksiyonundan kaynaklanan demir oksitle kaplanmıştı.
Hickman-Lewis, Mars’ın yüzeyinin de benzer şekilde oksitlenmiş olduğunu (paslı turuncu renk), ancak kayalarının, eski Mars yaşamının geride bıraktığı benzer yapıları barındırabileceğini söylüyor.
Hickman-Lewis ve ekibi, ilk olarak 2000 yılında Fransa’daki Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi’nde (CNRS) ortak yazar Frances Westall tarafından keşfedilen Batı Avustralya stromatolitlerini inceledi. Ekip, stromatolitin katmanlarına ince bir ölçekte bakmak için çeşitli yüksek çözünürlüklü 2B ve 3B görüntüleme teknikleri kullandılar.
Gördükleri şey, tüm karmaşık ihtişamıyla biyolojik büyümeye işaret ediyordu. Güneş ışığına daha fazla erişimi olan bakteri, yapıdaki daha düşük olanlardan daha güçlü büyüyeceğinden, araştırmacılar, fotosentezin göstergesi olan düzensiz katmanları ve küçük kubbe şekillerini fark ettiler. Ayrıca, modern stromatolitlerde yaygın olan ve hala dünyanın birkaç yerinde bulunabilen sütunlu yapıları da gözlemlediler.
Yeni çalışmada yer almayan Tennessee Üniversitesi’nde sedimantolojist ve jeokimyacı olan Linda Kah’a göre mikrobiyal matlar kırışık, buruşuk veya çok küçük uzamsal ölçeklerde yukarı ve aşağı hareket eden katmanlar üretiyor. Tüm yapısal ipuçlarını bir araya getiren Linda Kah, “Sonunda mikrobiyal bir matın özelliklerine benzeyen bir şey elde edersiniz.” diyor.
Stromatolitler, kayada tanımlanabilen farklı yapılar oluşturur.
Mars mikropları mı?
Dresser Formasyonu stromatolitlerinin antik yaşamın belirtileri olduğuna dair kanıtlar, onları gezegendeki en eski yaşam yapmaz. Bu (muhtemel) ünvan, Grönland’daki 3,7 milyar yıllık kayalarda bulunan stromatolitlere veya muhtemelen Kanada’dan 4,29 milyar yıl kadar eski olabilecek mikrofosillere verilebilir.
Ancak bu çok eski kayalarda biyolojik yaşamı organik olmayan süreçlerden ayırt etmek zor olduğu için, bunlar ve diğer karşılaştırılabilir dönem keşifleri tartışmalı olmaya devam ediyor.
Araştırmacılar, Geology dergisinde, Batı Avustralya mikrobiyal örtülerinin, stromatolitlerdeki minerallere dayalı olarak okyanusa da bağlı olan hidrotermal menfezlerle beslenen sığ bir lagünde oluştuğunu bildiriyor.
Hickman-Lewis, Batı Avustralya stromatolitlerini incelemek için kullanılan tekniklerin, özellikle Mars örneklerinin Dünya’ya ulaşabilmesi durumunda, Mars’ta yaşam aramak için yararlı olabileceğini söylüyor.
Araştırmacılar, buradaki analizleri, yaklaşık on yıl sonra Mars’tan numune aldığımızda yapmak zorunda kalacağımız analizlerin bir deneme çalışması olarak düşünülmesi gerektiğini belirtiyor.
Live Science. 10 Kasım 2022.
Makale: Hickman-Lewis, K., Cavalazzi, B., Giannoukos, K., D’Amico, L., Vrbaski, S., Saccomano, G., … & Westall, F. (2022).
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >