Blog
Edirne’ye şaheserler bırakan bir başmimar: Mimar Sinan
Edirne’ye şaheserler bırakan bir başmimar: Mimar Sinan...
Ağırnaslı Mimar Sinan, Edirne’ye attığı imzalarla asırlardır dualarla yad ediliyor.Selimiye‘nin heybetini arkasına alan kent merkezindeki heykeli, kente gelenleri selamlıyor. Kentteki 13 eser ise hem eserleri yaptıranların hem de mimarı Sinan’ın hayırla anılmasına vesile oluyor.
Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Mimarlar ve Mimar Sinan günü etkinliklerinde bu yıl Mimar Sinan’ın eserlerinin daha iyi tanıtılması misyonuyla yürütüleceğini söyledi.
Edirne sınırları içinde 13 eser
Mimar Sinan’ın kuşkusuz Türk-İslam Sanatı’nın mücevheri Selimiye’ye ev sahipliği yapması dolayısıyla Edirne’nin çok şanslı olduğunu vurgulayan Hacıoğlu, şunları kaydetti:
“Mimar Sinan gibi büyük bir ustanın Edirne sınırları içerisinde şu an ayakta olan 13 eseri mevcuttur. Bunların zaten en büyüğü en önemlisi Osmanlı mimarisinin de şaheseri Selimiye Camii ve Külliyesi’dir ayrıca Sinan’ın ilimizde Havsa’da Sokullu Mehmet Paşa Camii, merkezde Defterdar Camii, Sokullu Mehmet Paşa Hamamı, Ali Paşa Çarşısı, Rüstem Paşa Kervansarayı, Yalnızgöz Köprüsü, Adalet Kasrı, Kanuni Köprüsü gibi eserleri zaten mevcut.”
Mimar Edirne’deki eserleri
Mimarlık biliminin çözmekte güçlük çektiği 8 sütuna dayalı kasnak tekniğiyle tek kubbe şeklindeki cami, bir kalem şeklinde semaya uzanan ve Delhi’deki Kutb-Minar’dan sonra en yüksek minare özelliğini taşıyan 85 metrelik minareleri, hünkar mahfili, mermer kaplı minberi, çinileriyle ziyaretçilerini büyülüyor.
Selimiye Camisi, aydınlatmasının sağlandığı çoklu pencere sistemiyle de birçok camiden mimari anlamda ayrılıyor. Dönemin teknolojisi düşünüldüğünde “imkansız” denilen birçok mimari tekniğin başarıyla uygulandığı camide detaylar da dikkati çekiyor. Tek kubbeli olmasının Allah’ın birliğine yorumlanması, dört minarenin dört halifeyle özdeşleştirilmesi, pencerelerin beş kademeli oluşunun İslam’ın şartlarını simgelediği, dört vaaz kürsüsünün dört mezhebe işaret ettiği ve minaredeki 12 şerefenin namazın 12 farzı olduğuna yönelik inanışlar hala canlılığını koruyor. İnşasına 1568’de başlanan ve 7 yılda tamamlanan Selimiye Camisi’nin temelinin oturması için 2 seneye yakın beklendiği de rivayetler arasında yer alıyor.
Havsa Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi
Sokullu Mehmet Paşa tarafından ölen oğlu Kasım Paşa adına 1577 yılında yaptırıldı. Külliyeden günümüze cami, hamam, kervansarayın bir bölümü ile arasta dua kubbesi kaldı.
Defterdar Mustafa Cami
Talatpaşa Caddesi’ndeki cami 1576 yılında tek kubbeli olarak taş ve tuğladan inşa edildi. 16. yüzyıldaki büyük depremde hasar gören cami 1960’lı yıllarda Vakıflar Genel Müdürlüğünce ihya edildi.
Rüstem Paşa Kervansarayı
Sadrazamn Rüstem Paşa tarafından 1561 yılında Mimar Sinan’a yaptırılan kervansaray koza satışı yapıldığı dönemlerde Koza Han olarak da anıldı. Otel olarak hizmet veren kervansaray mimari açıdan Ağa Han Mimarlık Ödülü kazandı.
Ali Paşa Çarşısı
Kapalı Çarşı’nın bir benzeri olarak kabul edilen çarşı 1569 yılında yapıldı. Savaşlar döneminde ticaretin döndüğü çarşı önemini yitirdi. 1950’ler sonrası tekrar canlılık kazanan çarşı 1992 yılında büyük bir yangında tamamen kül oldu. 1997 yılındaki restore sonrası açılan çarşı ticari canlılığı elinde bulunduran lokasyonlar arasında sayılıyor.
Yalnızgöz Köprüsü
Tunca Nehri üzerindeki köprü 1567 yılında yapıldı. Şehir Merkezi ile Yeni İmaret Mahallesi arasındaki bağlantıyı kuran köprü II. Bayezid Köprüsü’ne ek olarak yapıldı. Tek kemerli olması nedeniyle Yalnızgöz olarak adlandırıldı.
Sokullu Mehmet Paşa Hamamı
Üç Şerefeli Camisi yanındaki hamam 1569 yılında yaptırıldı. Deprem ve yangınlarda çeşitli onarımlar gördü.1970 yılından bu yana şahıslar tarafından kiralanıp işletiliyor.
Adalet Kasrı
Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle 1561 yılında yaptırıldı. Edirne Saray’ının bulunduğu alandadır. Üst üste üç odadan oluşan kare plan kule yapının üst katında havuzlu padişah kasrı yer alıyor.
Adalet Kasrı’nın Kanuni Köprüsü’ne bakan kısmında yer alan seng-i arz ve seng-i ibret taşları yer almaktadır. Arzların bırakıldığı taşın diğerinde ise idam edilenlerin kellerin sergilendiği hatta Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın da kellesi bu taşın üzerinde sergilendiği rivayet ediliyor
Kanuni Köprüsü
Dört gözlü ve sarayı şehre bağlamasıyla Saray Köprüsü olarak da anılmıştır. 1554 yılında Kanuni tarafından Mimar Sinan’a yaptırıldı.
Sultan Selim Külliyesi, Sultan II. Selim Darülhadisi, Sultan II. Selim Darülkurrası, Sultan II. Selim Mektebi de Mimar Sinan eserleri arasında yer alıyor.
(AA)-www.Arkeokultur.com
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >