Google'ın bugün logosunda doğumunun 99. yıldönümünü kutladığı Prof. Dr. Halet Çambel, ülkemizde tarihöncesi arkeolojisinin uluslararası standartlar çerçevesinde kurulup gelişmesi, eğitimde bilimsel metodolojinin, kazılarda modern tekniklerin uygulanmasında, prehistorya laboratuarının kurulup gelişmesinde, TÜBİTAK’a bağlı Arkeometri Ünitesi’nin kurulmasında, özellikle tarihöncesi alanında genç kuşakların en iyi şekilde yetişmesinde çok önemli yeri olan bilim insanlarımızdan birisidir.
Güneydoğu Anadolu Tarihöncesi Araştırmaları Karma Projesi (Çayönü Kazıları), Keban Bölgesi Tarihi Eserleri Kurtarma ve Değerlendirme Projesi ve Aşağı Fırat Kurtarma Kazıları projesinin hayata geçirilmesinde, başarıyla uygulanmasında onun büyük emeği bulunmaktadır.
Halet Çambel, 27.08.1916'da, Berlin'de doğmuştur. Babası Hasan Cemil Bey, Atatürk dönemi Bolu milletvekili ve Türk Tarih Kurumu Başkanı’dır. İlk öğrenimini Almanya'da, orta öğrenimini 1927-1935 tarihleri arasında İstanbul Arnavutköy Amerikan Kız Koleji'nde yapmış, Devlet Olgunluk Sınavı'nı da 1935 yılında, Galatasaray Lisesi'nde vermiştir.
1935-1939 yılları arasında, Fransız Hükümeti'nin bursu ile Paris'te, Sorbonne'da okuyan Halet Çambel, 1938'de diplomasını almıştır. Paris'te okurken, 1936 yılı Berlin Olimpiyatları’na eskrim takımında ilk Türk kadın sporcularından biri olarak katılmıştır.
1938 'de L. Delaporte’un Malatya-Arslantepe, 1939'da E.Haspels'in Yazılıkaya (Midas) kazılarına katılmış; 1940 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde Prof. Dr. H.Th. Bossert'in asistanı olmuş, aynı yıl Nail Çakırhan (1910-2008) ile evlenmiştir. Eşi Çakırhan, gazeteci-şair, 1983 Ağa Han Mimarlık Ödülü sahibi, eserleriyle geleneksel ahşap mimariyi başarıyla sürdürmüş büyük bir ustadır.
1943 yılında doktora çalışmasına bağlı olarak TTK adına Kırşehir'deki Hashöyük'te bir kontrol kazısı yapmış, doktorasını 1944'de, doçentliğini ise 1947 yılında vermiştir.
1946’da H.Th. Bossert ve Adana Müzesi Müdürü Naci Kum ile birlikte Kadirli yakınlarındaki Karatepe-Aslantaş’ı bulmuşlardır. Çambel, 1947’den itibaren Toroslar’ın o dönemde ulaşılması zor , Karatepe-Aslantaş görkemli Geç Hitit merkezinde yapılan kazıları Th. Bossert ve U. Bahadır Alkım ile birlikte yürütmüş, onların ayrılmasından sonra buradaki çalışmaları 1952’den 2010 sonuna kadar bu azim dolu emeğin ve ilginin sonunda kazılarda bulunan binlerce parça halindeki eşsiz kabartma ve heykel onarılabilmiş ve ortaya çıkan eserlerin kendi ortamında sergilenerek korunduğu ülkemizin kendi türündeki ilk açık hava müzesi kurulabilmiştir. Bunun yanı sıra ören yerini çevreleyen 7.715 hektarlık ormanlık alan milli park ilan edilerek koruma altına alınmıştır.
Karatepe'nin yanı sıra yörenin tarihi ve doğal değerleriyle de ilgilenmiş, 1961'de, antik adı Flaviopolis olan Kadirli'deki, Alacami olarak bilinen Geç Antik Çağ bazilikasında, bir asistan-öğrenci kazısı gerçekleştirerek mozaik döşemelerin ortaya çıkarılmasını, yapının etrafında geniş bir alanın gecekondulardan arındırılarak bir çevre (ihata) duvarı içine alınmasını, 1967'de ise acil onarım işlerinin yapılmasını sağlamıştır. Aynı ekip, Halet Çambel'in yönetiminde Kadirli'nin taranması suretiyle antik kalıntıları fişleyip kent planına işleyerek olası bir yerel müzenin ön olanaklarını da hazırlamıştır.
Bölgede Arslantaş Barajı’nın yapımı gündeme geldiğinde Baraj alanının taranması, tarihi ve doğal değerlerin saptanması, resimlendirilmesi, fişlenmesi ve 1/25.000'lik haritalara geçirilmesini sağlamıştır. Baraj Gölü'nün suları altında kalacağı anlaşılan, Haçlılar'a ait Kumkale'nin kurtarma kazısını gerçekleştirmiş ve ODTÜ uzmanları tarafından da fotogrametrik rölövesinin yapılmasına önayak olmuştur.
Bu yoğun çalışmaların yanı sıra, yörenin zengin folkloru ve etnografyasıyla da yakından ilgilenmiş, saha çalışmaları için pek çok uzman dostunu Karatepe’ye davet etmiştir. Folklor araştırmaları için Prof. Pertev Naili Boratav’ın ilgi ve desteğini sağlamış, Halet Hoca tarafından derlenmiş pek çok veri Boratav tarafından folklorik açıdan değerlendirilmiştir. Yöre kilimciliği geleneksel tarzda doğal boyalarla üretime özendirilmiş ve ürünleri tüm dünyaca tanınmıştır.
Üniversitedeki yaşamında uzun yıllar Ord.Prof. Dr.Kurt Bittel ile birlikte çalışmış, 1960'da profesör olmuş, 1962-1963'te misafir profesör olarak Almanya'ya, Saarbrücken Üniversitesi'ne gitmiş ve konuk öğretim üyesi olarak görev yapmıştır. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Prehistorya semineri 1964 yılında Prof.Dr. Halet Çambel tarafından, oluşturulan Prehistorya ve Arkeoloji Bölümü içinde müstakil bir kürsü haline getirilmiştir.
Prof. Çambel'in 1963'te, Chicago Üniversitesi Doğu Bilimleri Enstitüsü (Oriental Institute) ile geliştirdiği işbirliği sonunda kurulan İstanbul-Chicago Üniversiteleri Güneydoğu Anadolu Tarihöncesi Araştırmaları Karma Projesi çerçevesinde önce Siirt-Diyarbakır-Urfa illerinde öğrenci ekipleriyle büyük ve kapsamlı bir yüzey araştırması gerçekleştirilmiştir.
Ülkemizde yaşamış olan tarihöncesi insan topluluklarının avcılık ve toplayıcılıktan besin üretimine dayalı yerleşik düzene geçişini araştırmayı amaçlayan projenin merkezini oluşturan Ergani-Çayönü Tepesi'ndeki arkeolojik kazılar 1964'te başlamış, belirli bir süre için projeye katılan Karlsruhe Üniversitesi Technische Hochschule'nin de katılımıyla devam etmiş, 1991'den itibaren de kazı çalışmalarına ara verilerek ağırlık yayın çalışmalarına kaydırılmıştır.
1965-1966 yıllarında İller Bankası-Adana Nazım Planı yarışma hazırlıkları sırasında kendisine başvurulması üzerine, Prof. Halet Çambel Adana kentinin taranarak sivil mimari ve arkeolojik değerlerin saptanması, resimlerinin çekilmesi, kent haritalarına işlenmesi işlerini oluşturduğu bir öğrenci ekibiyle yapmış, böylece bu değerlerin Nazım Plan yoluyla korunmasını sağlamıştır.
Aynı dönemde (1966-1971 yılları), Prof.Dr. Halet Çambel Devlet Planlama Teşkilatı ve İmar İskan Bakanlığı Çukurova Bölge Planlama Projesi Müdürlüğü ile geliştirdiği işbirliği çerçevesinde oluşturduğu öğrenci ekipleri ile Adana, Hatay ve İçel illerinde kapsamlı bir eski eser taraması yapmış, fotoğraf, plan ve bilimsel raporlarını hazırlamış, özellikle Mersin-Anamur sahil şeridindeki ören yerlerini (koruma zonunu da gözeterek) 1/25.000'lik haritalara işleyerek eski eser alanlarının Bakanlık'ça belediyelerin "mücavir sahası" ilan ettirilmesini ve bu suretle koruma önlemlerinin alınabilmesini sağlamıştır.
1966 yılında, Keban Barajı'nın yapımı sürecinde Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün baraj alanının "taranması" için başvurusu üzerine, Prof. Çambel, Michigan Üniversitesi/University Museum aracılığıyla sağladığı kaynakların yardımı ve Prehistorya Kürsüsü elemanlarının işbirliğiyle bu yüzey araştırılmasını gerçekleştirmiştir.
Saptanan tarihi eserlerin kurtarılması amacıyla, kazı ekiplerinin oluşturulup geliştirilmesi için 1967'de Halet Çambel Orta Doğu Teknik Üniversitesi'ndeki ilgililerle işbirliği yaparak ODTÜ Keban Bölgesi Tarihi Eserleri Kurtarma ve Değerlendirme Projesi'nin kuruluşuna katılmış, Yönetim Kurulu'nun üyesi olarak yıllarca çalışmalara destek vermiş ve Keban'ın devamı olarak 1974'te kurulan Aşağı Fırat Projesi'ne de aynı şekilde katılmıştır.
1984 yılında, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü Prehistorya Anabilim Dalı Başkanlığı'ndan yaş haddi nedeniyle emekliye ayrılmıştır. Karatepe'deki çalışmaları emekli olduğundan bugüne kadar kesintisiz bir şekilde sürdürmektedir.
2005'te Adanalılar büyük bir kadirşinaslık göstererek Karatepe-Arslantaş Açık Hava Müzesi'ni ve Milli Parkı'nı kendilerine kazandıran, 1946'dan beri aralıksız bölgede çalışan Halet Çambel'e sevgi ve takdirlerini Karatepe'de Kazıevi'nin önüne bir büstünü dikerek ortaya koymuşlardır. Aynı yıl insan ile insanın kültür mirası arasındaki karşılıklı ilişki olanaklarını geliştirmeye adanmış bilim insanlığı ve bundaki eşsiz rolü nedeniyle Hollanda Kraliyeti Prens Claus ödülünü almıştır. Prens Clause ödülleri, bütün dünyada kültür ve kalkınma alanındaki üstün başarıları nedeniyle sanatçı ve aydınlara verilen önemli bir onurlandırmadır.
2007-2008'de Osmaniye il merkezinin 12 km. kuzeyinde yer alan Antik Hierapolis Kastabala Kutsal Şehri sınırları içinde bir Çimento Fabrikası kurulmak istendiğinde ,içinde Kastabala Kutsal Kenti, Kırmıtlı Kuş Cenneti ve Ortaçağ kalelerinin bulunduğu Kastabala Vadisi’ni kurtarmak için büyük bir mücadele vermiş ve fabrika yapımının durdurulmasını sağlamıştır.
Anadolu Halk Bilimleri ve Kültür Derneği tarafından bu alanda ömürboyu yürüttüğü çalışmaları nedeniyle 7 Haziran 2008’de “Özgür İnsan Ödülü”ne layık görülmüştür. Aynı yıl son anına kadar birlikte olduğu eşi Nail Çakırhan’ı kaybetmiştir. “Arkeoloji alanında yaptıkları çalışmalar ve arkeoloji bilimine üstün katkılarından dolayı” 2010 yılı Kültür-Sanat Büyük Ödülü’ne Prof. Dr. Nimet Özgüç’le birlikte layık görülerek devletin en üst makamlarının katıldığı bir törenle onurlandırılmıştır.
Halet Çambel’in belki de en önemli başarısı, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi bünyesinde kurduğu Prehistorya Anabilim Dalı’dır. Yalnızca ülkemizde değil, uluslararası bilim dünyasında da saygın bir yeri olan bu birimin Halet Çambel’in emekli oluşundan bu yana varlığını ve etkinliğini geliştirerek başarılarla sürdürebilmesinde belirli ilkeler çerçevesinde sağlam bir biçimde onun tarafından kurulması yatmaktadır.
Sıradışı yaşamının en iyi ve en güzel anlatımı, Osmaniye eski valisi İsa Küçük’ün kaleme aldığı, Arkeoloji ve Sanat Yayınları tarafından yayınlanan “Halet Abla Destanı" yla ölümsüzleştirilmiştir.
* Arkeolog-Editör / Arkeoloji ve Sanat Yayınları
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >