Blog
İki Tür Cüceliği Olan Orta Çağ Adam
Bu, daha önce antik bir iskelette görülmemiş nadir bir durum ve Orta Avrupa’da Orta Çağdan kalma ilk akondroplazi ve LWD vakası.
Begüm Bozoğlu - www.arkeofili.com
Fotoğrafta, Polonya’nın Łekno köyündeki bir Orta Çağ manastırında ortaya çıkarılan iki tür cüceliğe sahip bir adamın iskelet kalıntıları görüyorsunuz.
Akondroplazi dahil olmak üzere iki tür iskelet displazisi olan adamın iskeleti. (C: Copyright Piotr Namiota)
Bu, daha önce antik bir iskelette görülmemiş nadir bir durum ve Orta Avrupa’da Orta Çağdan kalma ilk akondroplazi ve LWD vakası.
Arkeologlar 1990 yılında manastır mezarlığını kazdıklarında, bir erkek birey de dahil olmak üzere 400’den fazla kalıntı buldular. Bu ortaçağ adamına ait iskelet kalıntılarının karbon tarihlemesi, adamın 9. ila 11. yüzyıllar arasında yaşadığını gösterdi. İskelet kalıntılarının 3B analizini incelediklerinde ise onun iki tür cüceliğe sahip olduğunu fark ettiler.
2022 yılında iskeleti derinlemesine inceleyen uzmanlar, başka bir ilgi çekici keşifte bulundu: Adamda, kemiklerin, kıkırdakların, kasların, tendonların ve bağların gelişimini ve şeklini etkileyebilen kalıtsal koşullar olan birden fazla iskelet displazisi vardı. En önemlisi, adamın muhtemelen iki farklı cücelik biçimine sahip olmasıydı.
Adli uzman olan bir sanatçı, 9. ve 11. yüzyıllar arasında yaşamış olan bu adamın dijital rekonstrüksiyonunu oluşturdu. Son yaklaşım, ortalamadan daha büyük bir kafaya sahip bir adamı gösteriyor; araştırmacılar bunun, kemiklerin, eklemlerin ve kıkırdakların anormal gelişimine neden olan nadir bir genetik bozukluk olan iskelet displazisi olan kişilerin ortak bir özelliği olduğunu söylüyor. (C: Cícero Moraes et al.)
Araştırmacılar, 3B modeller oluşturarak araştırmalarını birkaç kemiğin anormal şekline odaklayabildiler. Orantısız bir kafatası, omuriliğe giden dar kanallar, kısa kaburgalar ve genişleyen kalça kemikleri akondroplaziyi düşündüren bulgular arasındaydı. Akondroplazi, kişinin çok kısa kol ve bacaklara, ortalama büyüklükte bir gövdeye ve ortalamanın üzerinde bir kafaya sahip olduğu bir durum. Ayrıca, adamın dışa dönük dirseklerine ve yüksek, kavisli damağına dayaranarak, adamın Leri-Weill diskondrosteozisi (LWD) adı verilen nadir bir duruma daha sahip olduğunu belirledi.
Arkeologlar Polonya’nın Łekno bölgesindeki mezarlıktan iskeletleri çıkarıyorlar. (C: Piotr Namiota)
Bugün Łekno’nun yalnızca birkaç yüz nüfusu var, ancak 9. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar, merkeze yakın küçük, kubbeli bir kiliseye sahip surlarla çevrili bir kasabaydı. 12. yüzyılda, rahipler ve rahibelerden oluşan Katolik dini tarikatının bir parçası olan Sistersiyenler kasabada bir manastır kurdular. 16. yüzyıla kadar hem keşişler hem de yerel halk 1450 civarında kurulan bu manastıra gömüldü.
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >