Blog
Laodikya antik kenti arkeoloji kazıları 15. yılını kutluyor
Laodikya antik kenti arkeoloji kazıları 15. yılını kutluyor...
Laodikya antik kenti 2003 yılında tanınmayan bir ören yeriyken bugün 300 bin turist ağırlıyor. Prof. Dr. Celal Şimşek, tarihin en uzun ve detaylı su yasası gibi önemli arkeolojik keşifler gerçekleştirilen antik çağın metropolünde 15 yıllık arkeoloji çalışmalarını anlattı.
Prof. Dr. Celal Şimşek: Laodikya Roma ya da Grek değil Anadolu kenti
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü ve Laodikya Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek, yaptığı yazılı açıklamada 2003 yılından bu yana Bakanlar Kurulu kararı ile devam ettirdikleri Laodikya Antik Kentindeki arkeoloji kazıları ve restorasyon çalışmalarının 15. yılı itibarıyla önemli tarihi yapıları gün yüzüne çıkardıklarını belirtti.
Laodikya kazıları, 2009 yılından beri 12 ay kesintisiz sürüyor
Bu süreçte hem PAÜ hem de Laodikya Antik Kenti adına çok önemli yeniliklere imza attıklarını vurgulayan Prof. Dr. Şimşek, "Her şeyden önemlisi PAÜ, bugün arkeolojik araştırmalar konusunda belli bir standardın üzerine çıktı. Ülkemizde ilk arkeoloji enstitüsü PAÜ'de kuruldu. Bugün itibarıyla PAÜ, Bakanlar Kurulu kararlı 5 kazı çalışması yürütüyor, yüzey araştırmaları yapıyor. PAÜ olarak yaptığımız Laodikya kazıları, 2009 yılı itibarıyla 12 ay üzerinden kesintisiz çalışmaların devam ettiği, ülkemizdeki ilk kurumsal ve en büyük kazı alanıdır. Altyapısıyla, laboratuvarlarıyla, konferans salonlarıyla, kütüphanesiyle, mimari çizim odalarıyla burada bir sistem kurulmuştur. Buraya yaşayan bir arkeoloji parkı kurmak istiyoruz." ifadelerini kullandı.
7 bin 500 yıllık kent
Laodikya'nın antik çağda metropol bir kent olduğuna işaret eden Şimşek, şunları kaydetti:
"2003 yılı öncesi, Laodikya antik kenti tanınmayan bir ören yeriydi. Her şeyden önce antik kaynaklar Laodikya'nın, MÖ 3. yüzyılın ortalarında Seleukoslar Kralı 2. Antiokhos'un eşi Laodike adına kurulduğunu yazıyordu. Yaptığımız kazı çalışmaları sonucunda bugün Laodikya tarihinin MÖ 5500'e kadar uzandığını gördük. Laodikya'nın bir Roma, bir Grek kenti değil, Anadolu insanının kurduğu bir şehir olduğunu ortaya koyduk. Arkeolojik çalışmalar geçmişle günümüz arasındaki bağlantıları ortaya koyar. Yaptığımız çalışmalarla Denizli'nin ticaret ve sanayi kenti olmasının binlerce yıl öncesine dayandığını ortaya koyduk. Buradan tekstil üretiminin tüm dünyaya ihraç edildiği, mermer ticaretinin ovadaki göl ve Büyük Menderes nehri kanalıyla denize ulaştırıldığı, hububat, hayvan ve hayvansal ürünlerin üretiminin bu coğrafyada çok zengin olduğu ortaya çıktı."
Laodikya'nın metropol kentiydi
Kazı ve restorasyon çalışmaları sürecinde çok önemli yapıları gün yüzüne çıkardıklarını aktaran Şimşek, "Laodikya, özellikle MS 1 ve 3. yüzyılda en parlak dönemini yaşamıştır ki bizim hesaplamalarımıza göre, bu dönemde kentin 80 bin civarında nüfusu vardır. Hierapolis ve Tripolis'in yaklaşık 40 bin civarında nüfusu olduğu düşünülürse, Laodikya'nın metropol kent olduğu görülür. Laodikya, İncil'de adı geçen 7 kiliseden birine sahiptir. 7. Kilise, Laodikya Kilisesi'dir. İmparator Büyük Konstantin zamanına tarihlenen bu kilisenin tespit edilmesi, ayağa kaldırılması ve koruma çatısının yapılması kurumsal arkeoloji için çok önemlidir." ifadelerini kullandı.
Bu yılki çalışmaları Kiliseli Peristilli Ev ile Kuzey Kutsal Agora'da yürüttüklerini bildiren Şimşek, Agora'da 11 metre yüksekliğinde ve 265 metre uzunluğundaki traverten blokların iç kısmının tamamen fresklerle süslenmiş olduğunu tespit ettiklerini, bunları aşama aşama sistemli bir şekilde ayağa kaldırdıklarını belirtti.
En uzun ve detaylı su yasasını 20015'te Laodikya'da bulundu
Şimşek, dünyada bilinen en uzun ve detaylı su yasasını 20015'te Laodikya'da tespit ettiklerine işaret ederek, "İmparator Traian'a ithaf edilen bu yazıt, 30 satırdan oluşmakta ve Dünya Su Forumu'na sunulabilecek niteliktedir. Özellikle su kaynaklarının korunup sistemli dağıtımından, su dağıtımını sağlayacak kişilerin dürüst olmasına varıncaya kadar içeriği dünyada bilinen en uzun ve detaylı yazıt olması bakımından oldukça önemlidir." değerlendirmesinde bulundu.
Laodikya antik kenti ortalama 300 bin ziyaretçiyi ağırlıyor
Denizli turizmine büyük katkı koyduklarını ifade eden Şimşek, yılda ortalama 2 milyonun üzerinde turist Pamukkale ve Hierapolis'i ziyaret ederken, Laodikya antik kentinin de ortalama 300 bin ziyaretçiyi ağırladığını, ziyaretçi sayısındaki artışın, Laodikya'nın da ciddi bir turizm potansiyeli taşıdığını gösterdiğini kaydetti.
Mustafa Dermencioğlu - AA-ww.arkeolojikhaber.com
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >