Blog

Kas19

Müzelerin Raflarında Arsenikten İdrara Kadar Tuhaf Şeyler Var

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  İdrarMüzeToksikZehir



Indiana Jones, eserlerin müzelere ait olduğunu söyleyebilir, ancak muhtemelen daha önce bir müzede idrar veya arsenik katılmış karınca zehriyle dolu bir viski şişesiyle karşılaşmadı.

 

Erman Ertuğrul - www.arkeofili.com

 

Bir arkeolog ve kimyager, son 15 yılını müze koleksiyonlarında çürüyen zehirli ve iğrenç eserleri kataloglamakla geçirdi.

 

 

Sandpoint, Idaho’dan Gouraud’s Oriental Cream şişesi. C: Warner vd 2014:281

Indiana Jones, eserlerin müzelere ait olduğunu söyleyebilir, ancak muhtemelen daha önce bir müzede idrar veya arsenik katılmış karınca zehriyle dolu bir viski şişesiyle karşılaşmadı.

Şimdi ise iki bilim insanı, ABD’deki arkeoloji koleksiyonlarından “iğrenç materyalleri” kataloglamak için harcadıkları yılların sonuçlarını açıklıyor.

Advances in Archaeological Practice dergisinde yayımlanan bir çalışmada, Idaho Üniversitesi’nden arkeolog Mark S. Warner ve kimyager Ray von Wandruszka, arkeolojik eserlerdeki zararlı maddeleri tanımlamak ve test etmek için harcadıkları 15 yılı özetlediler.

Müzelerde gizlenen en “iğrenç” nesnelere yönelik araştırmaları, 2008 yılında kuzey Idaho’daki 19. yüzyıldan kalma Sandpoint kasabasında yapılan büyük bir kazıda, yaklaşık 600.000 eser arasında gizemli içeriklere sahip mühürlü cam şişelerin ortaya çıkarılmasıyla başladı.

 

 

St. Augustine, Florida’dan gelen haplar C: Ray von Wandruszka

Warner ve von Wandruszka, bu şişelerin içinde ne olduğunu belirlemek için bir araya geldi. Kapalı kaplarda krem ve merhem örnekleri, demir tonik ve odun katranının yanı sıra “zehir” etiketli boş şişeler, barut içeren mermiler ve hatta çinko bazlı dolgulu bir insan dişi buldular.

Alandaki arkeologlar ayrıca bir şişe “Gouraud’s Oriental Cream” buldular. Kremsi beyaz maddenin, kalomel olarak da adlandırılan cıva klorür olduğu ortaya çıktı. Bu madde, 18. ve 19. yüzyıllar boyunca sivilceleri önlemekten sarı hummayı tedavi etmeye kadar her şeyde kullanıldı, ta ki doktorlar cıvanın aslında oldukça zehirli olduğunu fark edene kadar.

Kaliforniya’daki bir bölgede araştırmacılar, 20. yüzyılın başlarında Kellogg’s tarafından üretilen küçük bir kavanoz karınca macununu da test ettiler ve içinde hâlâ arsenik olduğunu buldular. Ayrıca New England’daki eski bir hastaneden bir ampul toksik, fosfor bazlı kemirgen ilacı ve Florida’daki bir okul bölgesinden alüminyum fosfit tabletleri buldular.

 

 

Yağ içeren bir cam kavanoz. C: R. von Wandruszka

Bu ilginç nesnelerin bazıları zehirliydi; diğerleri ise sadece iğrenç.

Washington eyaletindeki tarihi bir bölgeden gelen, kapalı bir şişe malt viski, idrarda bulunan organik bir bileşik olan üre içeriyordu. Araştırmacılar, çalışmalarında “Bu şişe, gece tuvalete gitmemek için kullanışlı bir kap olarak kullanılmış” diye yazıyor.

Araştırmacılar, arkeolojik koleksiyonların raflarında ne tür şeylerin bulunduğunu tam olarak bilmemenin sorun yaratabileceğini belirtiyor: “Kırık bir fosfit ampulü ya da idrar sızdıran 100 yıllık bir şişe sadece tatsız bir temizlik işine yol açabilir, ancak çok daha kötü şeyler olabilir.”

Araştırmacılar, bu nedenle arkeolojik koleksiyon yöneticilerinin içeriklerini koruyan nesneleri tanımlaması gerektiğini ve saha çalışanlarının bulabilecekleri potansiyel toksik maddelerle nasıl başa çıkacakları konusunda eğitim almaları gerektiğini söylüyor.

 

Kellogg’s Karınca Macunu reklamı. C: San Antonio Express, 29 Nisan 1917, s. B8

Bunlar bulunduğunda, malzemenin analitik bir kimyager tarafından test edilmesi gerekir.

Von Wandruszka, bu proje için yapılan iğrenç madde dedektiflik çalışmalarının çoğunun, Idaho Üniversitesi’nin kimya bölümünde kimya veya biyoloji alanında uzmanlaşan lisans öğrencileri tarafından kızılötesi veya atomik absorpsiyon spektrometrisi yoluyla yapıldığını söylüyor: “Bu proje, öğrenciler için muazzam bir eğitim”

Çalışmada yer almayan Coastal Carolina Üniversitesi’nde halk tarihi ve müze çalışmaları uzmanı Katie Stringer Clary, Warner ve von Wandruszka’nın çalışmasının “diğer üniversiteler ve müzeler için örnek alınacak harika bir model” olduğunu söylüyor.

“Daha fazla disiplinlerarası araştırmayla arkeolojik koleksiyonlarda başka hangi zararlı veya merak uyandırıcı öğelerin ortaya çıkarılabileceğini kim bilebilir?”

Warner, ekibin her zaman test edilecek yeni maddeler arayışında olduğunu belirtiyor. Bu çalışmayı ücretsiz yaptıklarını belirten Warner, ancak insanların test etmek istedikleri materyaller konusunda önceden kendileriyle iletişime geçmeleri gerektiği konusunda uyarıyor. “Kimse postada bir ampul fosforun patlamasını istemez.”


Live Science. 13 Kasım 2023.

Makale: Warner, M., & Von Wandruszka, R. (2023).

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için