Blog
Piramitlerin İnşasında Hidrolik Asansör Kullanılmış Olabilir
Piramidin, Nil Nehri’nin artık var olmayan bir kolu yakınında bulunması nedeniyle, araştırmacılar eski Mısırlıların, 62 metre yüksekliğindeki piramidi inşa etmek için nehirden güç alan bir “modern hidrolik sistem” tasarladıklarını hipotez ediyorlar.
Erman Ertuğrul - www.arkeofili.com
Nil Nehri yakınlarındaki devasa bir su arıtma tesisi, Mısır’daki 4.700 yıllık Djoser Piramidi’ni inşa etmek için kullanılmış olabilir.
Djoser Piramidi, yaklaşık 4.700 yıl önce inşa edilmiş, altı katlı, dört kenarlı, basamaklı bir piramit. C: Wikimedia Commons
Tartışmalı yeni bir çalışma, eski Mısırlıların dünyanın ilk piramidini inşa etmek için ayrıntılı bir hidrolik sistem kullanmış olabileceğini iddia ediyor. Yeni araştırma ResearchGate’e yüklendi ancak henüz hakemli bir dergide yayımlanmadı.
Djoser Piramidi olarak bilinen altı katlı, dört yüzlü basamak piramidi, yaklaşık 4.700 yıl önce Mısır’ın kuzeyindeki Sakkara platosunda inşa edildi. Arkeologlar, büyük makinelerin (buldozerler ve vinçler gibi) icadından önce antik işçilerin bu mimari harikayı nasıl başardıklarını uzun süredir merak ediyorlardı — yapı, 330.400 metreküp taş ve kil içeriyor.
Piramidin, Nil Nehri’nin artık var olmayan bir kolu yakınında bulunması nedeniyle, araştırmacılar eski Mısırlıların, 62 metre yüksekliğindeki piramidi inşa etmek için nehirden güç alan bir “modern hidrolik sistem” tasarladıklarını hipotez ediyorlar. Bu sistem bir baraj, bir su arıtma tesisi ve bir hidrolik yük asansöründen oluşuyordu. Araştırmacılar, piramit yakınındaki gizemli Gisr el-Mudir yapısının, tortu ve suyu yakalayan bir yapı olarak çalıştığını öne sürüyorlar.
Paleotechnic CEO’su ve çalışmanın baş yazarı Xavier Landreau, “Bu, bir dönüm noktası keşfi” diyor.
“Araştırmamız, piramidin nasıl inşa edildiğine dair mevcut durumu tamamen değiştirebilir. Bu çalışmadan önce, yapıların ne için kullanıldığı konusunda gerçek bir fikir birliği yoktu, bir olasılık bunun cenaze amaçlı kullanıldığıydı. Bunun zaten tartışmaya açık olduğunu biliyoruz.”
Su ile çalışan sistemin işlemesi için su, piramidin batısındaki iki vadi arasında uzanan, 2 kilometre uzunluğunda ve 15 metre genişliğinde duvarları olan bir baraja akmalıydı. Baraj, su, “Derin Hendek” olarak bilinen, 400 metre uzunluğunda, 27 metre derinliğinde ve mevcut kayaya oyulmuş bir arıtma tesisine doğru aşağıya doğru gitmeden önce her türlü tortuyu filtreliyordu. Tesis, sistemde herhangi bir tıkanıklığı önlemek için tortu veya parçacıkların dibe çöktüğü birkaç havza içeriyor olmalıydı.
Hidrolik asansörün nasıl çalışmış olabileceğine dair bir grafik. C: Landrea ve diğerleri. 2024.
Buradan, bir dizi yeraltı kanalı, suyu piramidin 28 metre altına, su gücüyle çalışan bir asansöre yönlendiriyordu. Suyun merkezi bir kuyuya dolmasıyla oluşan kuvvet, taşları bir şafttan yukarı ve aşağı “yüzdürmek” ve ağır inşaat malzemelerini “volkan” şeklindeki piramidi inşa ederken işçilere ulaştırmak için kullanılmış olmalıydı.
“Asansör, suyun ana şaftın içine dolmasını sağlayarak önemli bir rol oynamış olabilir” diyor Landreau. “Gerçekten devasa bir tesis ve suyun piramidi inşa etmek için kullanılan yakıt olduğunu gösteriyor. Asansör, taşların inşaat seviyesine yanardağ benzeri bir şekilde çıkmasını sağlayan dolum ve boşaltma döngülerine sahip olmalıydı.”
Landreau, bu çalışmanın Eski Mısırlıların suyu kullanarak malzeme taşımalarının ilk örneği olmadığını belirtiyor. Mısırlılar, Nil Nehri’ni inşaat malzemelerini taşımak için sık sık kullanmışlardı.
Ancak, herkes bu hidrolik sistemin piramidi inşa etmek için kullanıldığı konusunda hemfikir değil.
Münih Ludwig Maximilian Üniversitesi’nden bir arkeolog olan Julia Budka, “Çalışma hakkında en büyük endişelerim, doğrudan hiçbir Mısırbilimci veya arkeoloğun yer almaması ve yazarların Djoser Piramidi’nin bir mezar yeri olarak kullanıldığını sorgulaması” diyor.
“Bilimsel olarak, hipotezleri hiç kanıtlanmış değil ve makalenin sonunda, önerilen hidrolik sistemi daha iyi anlamak için hem iç hem de dış alanlarda jeolojik çalışmalar ve örnek analizleri yapılması gerektiğini kendileri de belirtiyorlar.”
Live Science. 31 Temmuz 2024.
Makale: Landreau, X., Piton, G., Morin, G., Bartout, P., Touchart, L., Giraud, C., … & Lallemand, C. 2024.
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >