Anasayfa > Dergi< Geri dönün
Actual Archaeology Magazine Anatolia 2015 Issue 13
Yayınevi: Aktüel Arkeoloji
ISBN: 13075756-013
346,00 TL (KDV Dahil)
Kargoya verilme süresi: 1 - 5 İş Günü
Yazar: Kolektif
Cilt tipi: Kuşe Kapak
Neolitik Dönem, insan-hayvan ve insan-insan ilişkilerinin köklu¨ değişikliklere uğradığı bir dönemdir. İnsan, bitki ve hayvanları evcilleştirdikçe doğayı farklı bir biçimde algılamaya başlamış, ilk kez yabani ve evcil kategorilerini yaratmış, ilk kez hayvanlara ve araziye sahip olunabilecek şeyler olarak bakmıştır. Mu¨lkiyet duygusu mirasla ilgili soruları ortaya çıkarmış ve aile yapısını değişime uğratmıştır. Toprağı işleme ve hayvanları otlatma, iş bölu¨mu¨nu¨n du¨zenlenmesinde bazı değişikliklerin yapılmasını kurmuş, hayvansal ve tarımsal u¨ru¨nlerin yabanıl kaynaklara göre daha kolay elde ediliyor olması bu¨yu¨k ziyafetlerin du¨zenlenmesini, böylelikle ev sahibinin şöhret elde etmesini sağlamıştır. Bu değişim su¨reci ilk olarak Çatalhöyu¨k’te başlamasa da, bu yerleşim, su¨recin nasıl işlediğine dair özel bir pencere açar. 10 hektardan bu¨yu¨k bir alan u¨zerine kurulmuş olan Doğu Höyu¨k, bilinen en geniş Neolitik yerleşim yerlerinden biridir. Yan yana dizilmiş ve birleştirilmiş kerpiç evlerden oluşan höyu¨k, kalibre edilmiş hali ile MÖ 7400-6000 arasına tarihlendirilmektedir. Eserlerdeki ve mimarideki birçok değişim MÖ yaklaşık 6500’lerde gerçekleşmiştir. Geçiş dönemleri u¨zerindeki çalışmalar hala su¨rmektedir. Şu an için, çalışmaların odak noktasının ev ve aile u¨zerinde olmaktan çok yeniden oluşturulmuş sosyal yapıya da biraz değinerek birey u¨zerine olduğunu söylemek mu¨mku¨ndu¨r. Bu¨yu¨klu¨ğu¨ dolayısıyla bir kent olarak nitelendirilebilecek olsa da, Çatalhöyu¨k kamu binaları gibi şehir hayatıyla bağdaştırdığımız hiçbir öğeye sahip değildir. Çatalhöyu¨k zooarkeoloji (hayvan kemiği) ekibi yeni projedeki çalışmada bir milyondan fazla kemiğin kaydını yapmıştır (bu kazılarda çıkarılan malzemenin çok az bir kısmıdır, ayrıca kazılan alan da yine bu¨tu¨n alanın çok az bir bölu¨mu¨du¨r).
Bu, Çatalhöyu¨k’te yaşamış olan toplumların buraya yerleşirken evcilleştirilmiş koyun ve keçilerini (daha çok koyunlarını) yanlarında getirdiklerine işaret eder. Yerleşimdeki hayvanların çok bu¨yu¨k bir kısmını bu hayvanlar oluşturur: Erken tabakalarda yaklaşık yu¨zde 70 (MÖ yaklaşık 6500 öncesi) ve geç tabakalarda yu¨zde 80, 85. Evcilleştirilmiş köpekler en başından beri yerleşimde bulunmuş, fakat diğer bu¨tu¨n hayvanların erken dönemlerde hala yabani oldukları anlaşılmıştır. Diğer başlıca tu¨rler arasında öku¨z (yaban öku¨zu¨, evcilleştirilmiş öku¨zu¨n soyu tu¨kenmiş atası), yabani eşek, kızıl geyik ve yaban domuzu bulunur. Boyut olarak koyun ve keçiden bu¨yu¨k olan bu yabani hayvanlar avlandığında, en az evcilleştirilmiş hayvanlar kadar et sağlamıştır. Evcilleştirilmiş öku¨z geç evrelerde az sayıda göru¨lmu¨ştu¨r. 1960’larda yapılan kazılarda, Çatalhöyu¨k’u¨n bir zamanlar öku¨z evcilleştirmenin merkezi olduğu du¨şu¨nu¨lmu¨ştu¨r. Bugu¨n, evcilleştirilmiş öku¨zu¨n Gu¨neydoğu Anadolu’da ve Kuzey Suriye’de daha erken dönemlerde göru¨ldu¨ğu¨ bilinmektedir. Bu nedenle Çatalhöyu¨k’u¨n daha geç evrelerinde bulunan evcilleştirilmiş öku¨zu¨n burada evcilleştirilmiş olmasından çok, Gu¨neydoğu Anadolu’da ve Kuzey Suriye’de evcilleştirilmiş olan ilk öku¨zlerin soyun dan geldiği ve Çatalhöyu¨k’e dışarıdan getirildiği du¨şu¨nu¨lmektedir. Son dönemlerde, Ben Arbuckle Neolitik Dönem Anadolu’suna ait tu¨m zooarkeolojik veriyi bir havuzda toplamaya öncu¨lu¨k etmiştir. Bu çalışma, Çatalhöyu¨k’u¨n temelleri atıldığı sırada, evcilleştirilmiş koyun, keçi, öku¨z ve domuzun bu bölgede yer almasına karşın, Çatalhöyu¨k ve Orta Anadolu’daki diğer merkezlerde yaşayan halkın yalnızca koyun ve keçi yetiştirmeyi tercih etmiş olduğunu ortaya koymuştur. Evcilleştirilmiş öku¨z ve domuzlar Orta Anadolu’yu es geçerek batıya ve en sonunda Avrupa’ya yayılmışlardır: Birkaç yu¨zyıl öncesinde Çatalhöyu¨k’u¨n batısında ortaya çıkmışlardır.
Çatalhöyu¨k’u¨n sakinleri sonunda evcilleştirilmiş öku¨ze sahip oldularsa da, yaban öku¨zu¨ avlamaya devam etmişlerdi ve evcil ya da yabani olması fark etmeksizin, tu¨kettikleri öku¨z sayısında değişim olmamıştır. Bu dönemde koyun yetiştiriciliği hızla artış göstermiş ve öku¨z koyuna oranla çok daha ufak bir rol oynamıştır. Çatalhöyu¨k ve Orta Anadolu’da yaşayan topluluklar neden ilk başta evcilleştirilmiş öku¨ze karşı direnmişler ve sonrasında neden onları kabul etmişlerdir? İlk sorunun cevabının Yakındoğu Neolitik ku¨ltu¨rlerinde yaban öku¨zu¨nu¨n oynadığı, özellikle Çatalhöyu¨k’te çok öne çıkan sembolik rolu¨n etkili olduğunu du¨şu¨nu¨yorum: Öku¨z, bu bölgedeki Neolitik ideolojisinin merkezinde, bir tu¨r mitolojik ata olarak göru¨lmu¨ş olabilir. Öku¨z, Yakındoğu Neolitik figu¨rinlerinde ve Göbekli Tepe’deki kabartmalı dikilitaşlar gibi başka formlarda da oldukça öne çıkan bir hayvandır. Hallan Çemi ve Jerf el-Ahmar’da duvarlara yerleştirilen yaban öku¨zu¨ kafatasları ile Mureybet, Halula, Tell ‘Abr 3 ve Ginnig’de sekilerin ve duvarların ya da zeminin altına gizlenen boynuzlarda göru¨ldu¨ğu¨ gibi öku¨z kafatasları ve boynuzları bu¨yu¨k önem taşımıştır.
English
2015