Taksim'den Tünel'e Adım Adım Beyoğlu

 ...Başında Borsalino şapkası, üzerinde kemerli paltosu, bastonuna dayana dayana giden bir zat-ı muhterem.... Yahya Kemal Bey olmalı bu. Herhalde Markize sabah kahvesini içmeye gidiyordur. Rebul'ün önünde, yanından geçen gençten bir beyefendi ile selamlaşıp ayak üstü bir şeyler konuşuyorlar. O beyefendinin başında da afili bir şapka var. Boynunda da bohem tarzı laci bir kaşkol... Başını biraz daha çevirdiğinde, siluet tamamlanıyor, İstanbul Şehir Tiyatroları'nın ''jön prömiyer'' aktörü Hazım Bey bu.

Abanoz Sokağı'nın önünden geçip ilerliyoruz. Cercie d'Orient'in önünde konuşa konuşa giden Galatasaray Lisesi hocalarından ''Kaz'' Hilmi ile ''Titrek'' Necati, birazdan okul kapısından girip önce öğretmenler odasına, ardından da sınıflarına giderek yaşamlarından gelip geçecek tebeşir tozlu yeni bir güne daha ''merhaba'' diyecekler...

Turnacıbaşı Sokağı'na giren beyaz soketli, lacivert üniformalı genç kızlar ellerinde okul çantaları, koşar adımlarla italyan Lisesi'nin yolunu tutmuş gidiyorlar. Ders ziline fazla bir şey kalmamış.

Geliyoruz Galatasaray Meydanı'na... Beyoğlu Postanesi'nin kapısında postane müdürü Sabahattin Soyuer oğlu Ömer'i hayır duasıyla okuluna gönderiyor. Biraz ileride de istanbul polisinin en yakışıklı memurlarından, bir balet edasıyla bütün bir gün Beyoğlu trafiğini idare edecek, 88 sicil numaralı Hasan Bey Galatasaray kavşağının ortasında; üzerinde Puro-Fay reklamının yer aldığı trafik kontrol noktasına çıkmış, beyaz manşonlarını kollarına takmakla meşgul.

...Beyoğlu yepyeni bir güne uyanıyor, hayalimizdeki eski güzellikleriyle...

Türkçe

2014

382 Sayfa

13,50 x 21,50 cm