Blog
Batı Roma İmparatorlarının Dörtte Biri Doğal Sebeplerle Öldü
Yeni bir araştırmaya göre, 69 Batı Roma hükümdarından yalnızca yüzde 24,8’i doğal sebeplerden hayatını yitirmiş.
Roma İmparatorluğu; Augustus’tan (MÖ 63-MS 19) MS 395 yılında ayrılan Doğu Roma -ya da Bizans- İmparatorluğu’nun son imparatoru XI. Konstantin’e kadar, toplamda 175 kişi tarafından yönetildi. Üstelik, tahta kendi çabalarıyla çıkmayıp kısa dönemler naiplik yapanlar ya da ortak imparatorlar bu sayıya dahil değil.
69 Batı Roma hükümdarından yalnızca yüzde 24,8’i doğal sebeplerle hayatını yitirdi. Geriye kalanlar ise ya savaş alanında korkunç şekilde öldürüldüler ya da saray entrikalarına kurban gittiler. 175 imparatorun ise yüzde 30’u öldürüldü, intihar etti ya da savaşta öldü.
Sao Paulo Üniversitesi’nin Matematik ve Bilgisayar Bilimleri Enstitüsü’nden (ICMC-USP) araştırmacılar, Roma İmparatorlarının hükümdarlıklarının altında yatan matematiksel şemaları incelediklerinde istatistikçilerin “güç yasası” dediği şeyle karşılaştılar.
Araştırma üzerine bir makale, Birleşik Krallık’ın Royal Society topluluğuna bağlı akademik hakemli dergi Royal Society Open Science’da yayımlandı.
Söz konusu çalışmanın baş araştırmacısı olan, ICMC-USP’den veri bilimci Francisco Rodrigues, “Rastgele gibi görünse de farklı olasılıkların güç-yasasına göre dağılımları karmaşık sistemlerin işlediği farklı fenomenlerde de karşımıza çıkabilir; bunlara örnek olarak ay kraterlerinin boyutları, deprem şiddetleri, metinlerdeki sözcük sıklıkları, şirketlerin pazar değerleri, hatta bir kişinin sosyal medyadaki takipçi sayısı dahi verilebilir.” diye belirtiyor.
Rodrigues’in saydığı tüm fenomenler, çoğunlukla, Pareto prensibi ya da 80/20 kuralı olarak bilinen bir şemayı sergiliyorlar. Kısacası, yukarıda sayılan tüm durumlarda, sıradan ihtimal yüzde 80 olasılıkla gerçekleşirken, nadir ihtimal yüzde 20 olasılıkla gerçekleşiyor. Örneğin, ay kraterlerinin yüzde 80’i küçük boyutlarda olurken yüzde 20’si büyük oluyor. Sosyal medya kullanıcılarının ise yüzde 80’i en fazla birkaç yüz takipçiye sahipken, yüzde 20’sinin binlerce, hatta milyonlarca takipçisi oluyor. Roma imparatorları söz konusu olduğundaysa, az önce bahsedilen “nadir olay” bir suikasta kurban gitmemek oluyor.
“Bu oran ilk olarak İtalyan ekonomist Vilfredo Pareto (1848-1923) tarafından keşfedildi. Pareto, Avrupa’daki gelir dağılımını incelerken, İtalya’daki mülklerin yüzde 80’inin nüfusun yüzde 20’sine ait olduğunu keşfetti. Küçük bir azınlık ülkedeki servetin büyük kısmını elinde tutarken, halkın çoğunluğu az kaynakla idare etmek zorundaydı.” diye açıklıyor Rodrigues.
80/20 kuralına ek olarak, Roma imparatorlarının saltanatlarında başka bir şemaya daha rastlanabilir. Rodrigues, “İmparatorların ölüm zamanlarını incelerken bir imparatorun en fazla risk altında olduğu zamanın tahta geçtiği zaman olduğunu fark ettik. Bu, muhtemelen, söz konusu görevin getirdiği sorumluluklar ve zorluklar ile yeni imparatorun yeterli siyasi tecrübeye sahip olmamasından kaynaklanıyordu. Risk, imparatorun hükümdarlığının 13. yılına kadar yavaş yavaş azalıyordu. Hükümdarlığın bu noktasında ise risk keskin bir şekilde tekrar yükselişe geçiyordu.” diye söylüyor.
Eğer 80/20 kuralı bilinen bir şemaysa, “hayatta kalma eğrisinin” 13. yılda hızlı bir şekilde aşağıya inmesi yeni bir keşif. “Bu eğrinin arkasında yatan sebebi anlamlandırmaya çalıştık. Bu 13 yıllık süre tamamlandığında belki de imparatorun rakipleri tahtı doğal yollarla ele geçirmelerinin düşük bir olasılık olduğu düşüncesine kapılıyorlardı. Belki de eski düşmanları tekrar bir araya geliyorlar ya da yeni düşmanlar ortaya çıkıyordu. Bütün bu faktörlerin bir araya gelmesi bir krizin doğmasına sebep olabilirdi. Bu dönüm noktasından sonra riskin tekrar düştüğünü belirtmekte fayda var.” diye belirtiyor Rodrigues.
13. yıldaki değişim hala açıklanmayı bekliyor; ancak, makale, istatistiksel analizin tarihi fenomenlerin araştırılmasında önemli bir tamamlayıcı kaynak olabileceğini gösteriyor. “Tarihi süreçler, oyuncuların kaynak ve güç adına etkileştiği, iş birliği yaptığı, hatta mücadele ettiği karmaşık sistemlerdir. Bu sistemlerde, bireylerin öngörülemez eylemleri, matematiksel olarak incelenebilecek, öngörülebilir bir kolektif davranış şemasının ortaya çıkmasına sebep olabilir.” diye ekliyor Rodrigues.
FAPESP. 15 Ekim 2021.
Makale: P. L. Ramos et al. (2021).Power laws in the Roman Empire: a survival analysis.Royal Society Open Science.
Yazar: Enes Gençtürk
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >