Blog
Dinozor kıyametinde yanardağlar masum çıktı olağan şüpheli hâlâ dev göktaşı
Yaklaşık 66 milyon yıl önce Meksika Körfezi’nde gerçekleşen ve üzerinde çokça araştırma yapılan meteorit çarpışması, dinozor çağının sonunu belirleyen olay şeklinde biliniyor.
www.arkeolojikhaber.com
Dinozorların soyunu kurutan değişimleri iddia edildiği gibi Chicxulub göktaşı mı yoksa devasa volkanik faaliyetler mi tetikledi sorusuna cevap arayan iklim bilimciler, antik turbalarda yer alan fosil molekülleri analiz ederek hem volkanik patlamaları hem de meteor çarpışmasını kapsayan zaman dönemindeki hava sıcaklıklarını tespit ettiler...
Yaklaşık 66 milyon yıl önce Meksika Körfezi’nde gerçekleşen ve üzerinde çokça araştırma yapılan meteorit çarpışması, dinozor çağının sonunu belirleyen olay şeklinde biliniyor. Fakat dünya bilimciler, meteor çarpışmasının öncesinde ve sonrasında Hint kıtasında meydana gelen devasa bir lav çıkışının, Dünya’yı arşınlayan dinozor popülasyonlarının yok olmasına katkıda bulunup bulunmadığını onlarca yıldır ateşli bir şekilde tartışmıştı. Bu volkanik püskürtüler devasa miktarlarda CO2, toz ve sülfür yaymış, dolayısıyla Dünya’daki iklimi önemli ölçüde değiştirmişti; ancak bu değişim, bir meteorit çarpışmasına göre farklı şekillerde ve farklı zaman ölçeklerinde olmuştu.
Utrecht Üniversitesi ve Manchester Üniversitesinde çalışan iklim bilimcilerin Science Advances bilim bülteninde yayımlanan yeni çalışması, Hindistan’daki volkanik püskürmelerin küresel ölçekte bariz bir etki meydana getirse de dinozorların kitlesel yok oluşunda neredeyse hiçbir etki oluşturmadığını gösteren zorlayıcı kanıtlar sağlıyor.
Amerika Birleşik Devletleri’ndeki antik turbalarda yer alan fosil molekülleri analiz eden bilim insanları, hem bu volkanik patlamaları hem de meteor çarpışmasını kapsayan zaman dönemindeki hava sıcaklıklarını ortaya çıkarmışlar. Araştırmacılar bu yöntemle birlikte, meteor çarpışmasından yaklaşık 30.000 yıl önce büyük bir volkanik patlamanın meydana geldiğini ve bu olayın, iklimin en az 5° Celsius soğuduğu zamanla çakıştığını gösteriyor. Araştırma takımı ayrıca bu soğumanın, volkanik sülfür yayılımlarının güneş ışığının Dünya yüzeyine ulaşmasını engellemesinin sonucunda gerçekleşmiş olabileceğini kararlaştırmış.
Bir diğer önemli husus ise bilim insanlarının, meteor çarpışmasından yaklaşık 20.000 yıl önce Dünya’daki sıcaklıkların halihazırda istikrara kavuşmuş olduğunu ve volkanik püskürtüler başlamadan önceki sıcaklıklara yeniden tırmandığını keşfetmeleri. Utrecht Üniversitesinde çalışan Lauren O’Connor, volkanik CO2 yayılımlarının bu küresel ısınma dönemine katkıda bulunmuş olabileceğini söylüyor: “Bu volkanik püskürmeler ve onlarla alakalı CO2 ve sülfür yayılımı, Dünya üzerindeki yaşam için çarpıcı sonuçlar meydana getirmiş. Fakat bu olaylar meteor çarpışmasından binlerce yıl önce gerçekleşmiş ve dinozorların yok oluşunda muhtemelen ufak bir rol oynamış.”
Dünyaya çarpan dev meteor hala olağan suçlu
Volkanizmanın etkilerinin pratikte elenmesiyle birlikte bu durum, dinozorların kitlesel yok oluşunda Chicxulub meteorit çarpışmasını temel sebep haline getiriyor. “Kıyaslama yapacak olursak, asteroit çarpışmasının etkisi bir felaket zinciri meydana getirmiş” diyor Manchester Üniversitesinde çalışan Rhodri Jerrett. “Bunun içerisinde orman yangınların, depremler, tsunamiler ve Güneş ışığını engelleyip ekosistemleri harap eden bir ‘çarpışma kışı’ da var. Ölümcül son darbeyi asteroidin vurduğunu düşünüyoruz.”
Araştırmacıların analiz ettiği fosil turbalarda bakterilerin ürettiği, membran zarını kateden belirli moleküller bulunuyor. Bu moleküllerin yapısı, ortamın sıcaklığına göre değişiyor. Bilim insanları antik tortularda muhafaza olan bu moleküllerin bileşimini analiz ederek geçmişteki sıcaklıkları hesaplamayı başarmış. O’Connor şöyle ekliyor: “Bu şekilde, dinozorların yok oluşuna giden yıllar için detaylı bir ‘sıcaklık dönemi’ oluşturmayı başardık. Bu zaman ölçeğini fosil kayıtlarıyla karşılaştırıp, olayların nispi zamanlamasını anlayabiliyoruz..”
Utrecht Üniversitesi, Manchester Üniversitesi, Plymouth Üniversitesi ve Denver Doğa & Bilim Müzesinde çalışan araştırmacılar şimdi aynı yaklaşımı uygulayarak, Dünya tarihinin diğer kritik dönemlerindeki geçmiş iklimleri ortaya çıkarmaya çalışıyor.
Kaynak: Utrecht Üniversitesi. Çeviren: Ozan Zaloğlu / Popüler Science
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >