Blog
Göbeklitepe’ye Beton İddialarına Bilim Kurulundan Açıklama
Göbeklitepe’ye Beton İddialarına Bilim Kurulundan Açıklama
Göbeklitepe bilim kurulu üyesi Prof. Dr. Necmi Karul, yol inşasında kalıcı bir tahribat meydana gelmediğini savundu ve “İş makinelerinin bulunması zorunluydu” dedi.
Çiğdem Köksal-Schmidt’in ortaya attığı, Göbeklitepe’de arkeolojik alana beton döküldüğünü iddiasına bakanlıktan sonra bilim kurulundan da açıklama geldi.
Kültür ve Turizm Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, “Göbeklitepe’de gerçekleştirilen tüm çalışmalar, Kültür ve Turizm Bakanlığı gözetimi altında yapılmaktadır. Sosyal medya paylaşımlarında ve bazı basın yayın organlarında yer alan haberlerde iddia edildiği gibi, alandaki tarihi yapılara zarar verilmesi gibi bir durum kesinlikle söz konusu değildir. İddialar mesnetsiz ve bilimsellikten uzaktır.” ifadelerine yer verilmişti.
“Göbeklitepe çalışmalarından birçok kurum sorumlu”
Diken’in haberine göre Göbeklitepe bilim kurulu üyesi Prof. Dr. Necmi Karul, Göbeklitepe’de arkeolojik kazıların devam ettiği esnada projenin uygulamaya sokulması ve sonrasında çok bileşenli bir yapı tarafından devam edilmesinin çeşitli sorunlara yol açtığını söyledi.
Prof. Karul şöyle devam etti: “Söz konusu koruma örtüleri Prof. Dr. Klaus Schmidt tarafından projelendirilmiş, Avrupa Birliği’nin (AB) desteklediği bir fon ile Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ihale edilmiş, aynı dönemde yine kazı ekibi tarafından Şanlıurfa Koruma Kurulu’ndan onay alınmıştır. Bugün çalışmalar Alman Arkeoloji Enstitüsü ve Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi işbirliğinde sürdürülmekte. Projeden doğrudan Kültür ve Turizm Bakanlığı, gerektiğinde Koruma Kurulu, AB adına denetleyici müşavir firma, Alman Arkeoloji Enstitüsü temsilcisi ve yüklenici firma sorumlu.”
Prof. Dr. Klaus Schmidt’in ölümünün ardından sürece Göbeklitepe Bilimsel Danışma ve Eşgüdüm Komisyonu’nun dahil edildiğini aktaran Karul, “Komisyon, medyada belirtilenin aksine, üç bilim insanının yanısıra yukarıda sayılan tüm kurumların temsilcilerinden oluşuyor.” dedi.
“İş makineleri zorunluydu”
Uygulama projesinin denetiminin ise müşavir firma, Alman Arkeoloji Enstitüsü temsilcisi ve Koruma Kurulu’nun sorumluluğunda olduğunu belirten Karul, Eşgüdüm Komisyonu’nun toplantılarında proje aşamasında öngörülemeyen sorunların tespit edilerek arkeolojik alana zarar vermeyecek bir çözüm arayışına gidildiğini söyledi.
Prof. Dr. Karul, Göbeklitepe’deki yol inşası için;
“Medyaya yansıyan yol inşası 2014 yılında, kazı ekibi aktif olarak çalışmalarına devam ederken Şanlıurfa Koruma Kurulu’na önerilen ve kabul edilen ancak uygulaması bu aşamada gerçekleştirilen bir çalışma. Söz konusu yol, ziyaretçi otobüslerinin arkeolojik alana çok yaklaşmaması için park alanı ile müze alanı arasındaki 1 km’lik servis yolu. Bölgenin sıcaklığı, yaşlı ve engelli insanlar düşünüldüğünde kaçınılmaz bir durum; nitekim sadece burası için değil UNESCO da erişebilirliği önemsiyor, hatta 2017 yılında yaptıkları denetimde bu yolun iyileştirmesini talep ettiler.”“Elbette arkeolojik alanın içerisine uzanan böyle bir yolun gerek alanın, gerekse peyzajın önüne geçmemesi için doğal malzemeler kullanılarak yapılması tercih edilmelidir. Ancak, kullanılan malzeme toprak ve anakaya yüzeyinin üzerinde ve jeotekstil serilerek alanla ilişkisinin kesildiği anlaşılıyor. Dolayısıyla kalıcı bir tahribata neden olmadan istenildiğinde sökülerek yeniden yapılması mümkün. Fotoğraflarda görülen iş makinelerinin çok daha büyükleri, sadece bu alanda değil koruma çatılarının olduğu kesimde de kullanıldı. Bu durum gerek arazi koşulları, gerekse projenin konstrüksiyonu bakımından zaten zorunludur.”
arkeofili
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >