Blog

Eyl24

İnsan İskeletlerinden At Binicisi Olduğu Anlaşılabilir mi?

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  AtBinicilikKalçaKurganYamnaya



İnsan İskeletlerinden At Binicisi Olduğu Anlaşılabilir mi?

Araştırmacılar, at binmenin insan iskeletinde bazı izler bırakabileceğini, örneğin kalça ekleminin şeklini çok az değiştirebileceğini ortaya koydu.

 

Erman Ertuğrul - www.arkeofili.com

 

At binmenin beden üzerinde etkileri olduğu biliniyor, peki bu durum iskeletimizin görünüşünü de değiştirebilir mi?

 

 

Kurgan hipotezi, Yamnaya halkının kültürlerini Avrasya’nın her yerine yaydığını, buna Moğol bozkırındaki bunun gibi kurganların inşasının da dahil olduğunu ileri sürüyor. C: William Taylor

Arkeologlara göre cevap biraz karmaşık. Yeni bir çalışmada ekip, modern biniciler üzerine yapılan tıbbi araştırmalardan, bulunan binlerce yıllık insan kalıntılarına kadar geniş bir yelpazeden faydalandı.

Araştırmacılar, at binmenin insan iskeletinde bazı izler bırakabileceğini, örneğin kalça ekleminin şeklini çok az değiştirebileceğini ortaya koydu. Ancak bu tür değişikliklerin kendi başına insanların yaşamları boyunca at sürdüğünü kesin olarak kanıtlayamayacağını belirtiyorlar. Diğer birçok faaliyet, hatta uzun süre oturmak bile insan kemiklerini değiştirebilir.

“Arkeolojide, belirli bir faaliyeti kemiksel değişikliklere kesin bir şekilde bağlayabildiğimiz çok az örnek var” diyor çalışmanın baş yazarı ve Colorado Boulder Üniversitesi Antropoloji Bölümü’nde yardımcı profesör olan Lauren Hosek.

Araştırmacılar, bulgularını Science Advances dergisinde yayınladılar.

Bu sonuçlar, insanların atları ilk evcilleştirdiği dönemin kökenlerini inceleyen araştırmacılar için önemli olabilir ve arkeolojide uzun süredir var olan Kurgan hipotezine şüphe düşürebilir.

İlk Biniciler

Çalışmanın ortak yazarı ve Colorado Müzesi’nde arkeoloji küratörü olan William Taylor, “Bu araştırma, arkeolojinin en eski tartışmalarından birinin merkezinde yer alıyor” diyor .

İnsanların atları taşımacılık amacıyla kullandığına dair en eski tartışmasız kanıt, Rusya’daki Ural Dağları çevresinden geliyor. Burada, yaklaşık 4.000 yıl öncesine tarihlenen atlar, gemler ve savaş arabaları keşfedildi.

Ancak 20. yüzyılın başlarında ortaya atılan Kurgan hipotezi, insanların atlarla yakın ilişkilerinin çok daha önce başladığını öne sürüyor. Bu görüşe göre, MÖ 4. binyılda Karadeniz yakınlarında yaşayan Yamnaya adı verilen eski insanlar at sürmeye başladılar ve bu süreçte Avrasya boyunca yayılıp, günümüzde İngilizce, Fransızca gibi dillere evrilecek olan ilkel dillerin kökenini yaydılar.

Taylor, “İnsanların atları taşımacılık için kullanmaya ne zaman başladığına dair anlayışımız hem eski hem de modern dünyada birçok şeyin temelini oluşturuyor. On yıllardır, Hint-Avrupa dillerinin yayılımının, atın evcilleştirilmesiyle bir şekilde ilişkili olduğu düşünülüyor” diyor.

Son yıllarda, MÖ yaklaşık 3.500’e tarihlenen Yamnaya kültüründen insan kalıntıları, Kurgan hipotezini destekleyen önemli bir kanıt olarak öne sürüldü. Bu eski insanlar, at binmenin iskeletlerinde aşınma ve yıpranma izlerine neden olduğunu öne sürdüler.

Kalçalar Yalan Söyleyebilir

Yeni çalışmada ise Hosek ve Taylor, bu hikayenin o kadar basit olmadığını öne sürüyorlar.

İnsan kemikleri üzerinde geçmişi öğrenmek için uzun süre çalışan Hosek, iskeletin statik olmadığını, bireyin yaşamı boyunca şekil değiştirebileceğini söylüyor. Örneğin, bir kası çekerseniz, bu kasın kemiğe bağlandığı yerde bir reaksiyon meydana gelebilir. Bazı durumlarda kemik daha gözenekli hale gelebilir veya kabarık sırtlar oluşabilir.

Ancak bu tür ipuçlarını okumak çoğu zaman belirsiz. Kalça eklemi buna bir örnek.

Hosek, “Uzun süreler boyunca bacaklarınızı kalçadan esnettiğinizde, uzun at binme seansları gibi, kalça ekleminin topu ve soketi bir kenar boyunca birlikte sürtünebilir” diyor. Zamanla bu sürtünme, kalça kemiğinin yuvarlak soketini daha oval hale getirebilir. Ancak diğer aktiviteler de aynı türde bir uzamaya neden olabilir.

Arkeolojik kanıtlar, insanların atlardan önce sığır, eşek ve hatta yaban eşeklerini taşımacılık için kullandığını gösteriyor. Bu eski insanlar muhtemelen bu yük hayvanlarını arabaları çekmek veya iki tekerlekli daha küçük araçları çekmek için kullandılar.

“Bu tekrarlanan, yoğun basınç zamanla iskelet değişikliklerine yol açabilir” diyor Hosek.

Sonuç olarak, Hosek ve Taylor, insan kalıntılarının tek başına insanların ne zaman at binmeye başladığını belirlemek için yeterli olmadığını savunuyor.

“İnsan iskeletleri tek başına yeterli kanıt olmayacak” diyor Hosek. “Bu verileri genetik ve arkeolojiden gelen kanıtlarla ve at kalıntılarına bakarak birleştirmeliyiz.”

Taylor, Kurgan hipotezinin durumunun çok sağlam görünmediğini ekliyor:

“En azından şimdilik, bu kanıtların hiçbiri Yamnaya halkının evcil atlara sahip olduğunu göstermiyor.”


University of Colorado at Boulder. 22 Eylül 2024.

Makale: Hosek, L., James, R. J., & Taylor, W. T. (2024). 

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için