Blog

İzlanda Arkeoloji Enstitüsü’nden arkeologlar, İzlanda’nın Rangárvellir kentindeki küçük Oddi köyü yakınlarında kazı yapıyorlar.

Oddi, Orta Çağ İzlanda Topluluğu’ndaki güçlü bir klan olan Oddaverjar’ın mevkiiydi. En ünlü klan üyelerinden biri, Norveç Krallarının ilk tarihlerini yazan Bilgin Sæmundur (MS 1056-1133) idi.

Yerleşim, İzlanda’nın koruyucu azizi Þorlákur Þórhallsson ile dokuz yaşından (MS 1142-1147) itibaren Oddi’de eğitim almasıyla birlikte büyük bir kültür ve öğrenim merkezi haline geldi.

Oddi’deki insan yapımı mağaralar ilk olarak 2018’de keşfedildi. İki yıllık bir çalışmanın parçası olan en son araştırma projesinde, şimdi daha geniş mağara sistemiyle bağlantılı çok daha büyük bir mağara keşfedildi.

Arkeologlar, yeni mağaranın sığır ve atlar için kullanılan bir Orta Çağ ahırı olan birnautahellirolabileceğine inanıyor. Bu tür mağaralardan Piskopos Þorlákur’un MS 1210-1250 tarihli “Efsanevi Azizler” kitabında bahsedilir ve burada o, bir nautahellir’in hala içinde 12 boğa varken nasıl yıkıldığını ve hayvanlardan sadece birinin enkazdan kurtarıldığını anlatır.

Arkeolog Kristborg Þórsdóttir, “Bundan daha eski olmasına rağmen, mağaranın hayvancılık için kullanılmış olması muhtemel. Buranın özellikle boğa için olup olmadığını bilmiyoruz. Ancak kullanımının tarihi, açıkçası, henüz izlemeyi başardığımızdan daha geriye gidiyor.” diyor.

Arkeolog Kristborg Þórsdóttir, Viking döneminin en iyi korunmuş insan yapımı yapılarından birinin içinde ayakta durma deneyimi hakkında “Gerçekten bunu tarif edecek hiçbir kelime yok.” diyor. Kristborg, 2020’den beri devam eden mağaralarla ilgili mevcut disiplinler arası çalışmaya öncülük ediyor.

“Bu yapıların boyutları o kadar büyük ki, bu kadar büyük yapılarla ilgili bir çalışma yapılmadı.”

Mağara gözenekli ve çökmeye meyilli yumuşak kumtaşından kesildiği için, kazılar yavaş ilerledi ve bu tehlikeli bir süreçti. Kristborg, “Hâlâ kazmamız gereken daha derin alanlar var, sadece koşulları güvenli hale getirmek için çalışıyoruz.” diyor.

Kristborg, saha koşullarının ne kadar zorlu olduğu açısından kazının benzersiz olduğunu belirtiyor. Mağaralar sadece önemli bir derinlikte değil, bu onları kazmakla ilgilenen arkeologlar için tehlikeli, aynı zamanda kumtaşı içine inşa edilmiş. “Taş o kadar gözenekli ki gözlerimizin önünde ufalanıyor.” Mağaraların dağılmaya çok meyilli oldukları için çok uzun süre kullanılmadığı düşünülüyor.

Iceland Review. 27 Mayıs 2022.

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >