Blog
Peru’da 1.000 Yıllık Bir Cerrah Mezarı Bulundu
Orta Sican döneminde (MS 900-1050) cerrah olarak görev yapan bir kişinin kalıntıları, uzmanlar tarafından Huaca Las Ventanas Mausoleum Tapınağı’ndaki güney nekropolde bulundu.
www.arkeofili.com
Peru’da bulunan 1.000 yıllık cerrah mezarında, çeşitli bıçaklar ve iğneler vardı ve lotus çiçeği pozisyonunda gömülmüştü.
Orta Sican döneminde (MS 900-1050) cerrah olarak görev yapan bir kişinin kalıntıları, uzmanlar tarafından Huaca Las Ventanas Mausoleum Tapınağı’ndaki güney nekropolde bulundu.
Arkeologlar, Peru’nun Lambayeque bölgesinde yer alan Huaca Las Ventanas Mausoleum Tapınağı’ndaki güney nekropolde kazılan bir mezarın, Sican Kültürü döneminde cerrah olarak görev yapan bir kişinin kalıntılarını içerdiğini ortaya çıkardı.
Lambayeque kültürü olarak da adlandırılan Sican kültürü, Moche kültürünün çöküşünden sonra (bazı akademisyenler ikisinin ayrı kültürler olup olmadığını tartışıyor) MS 750 ile 1375 yılları arasında günümüzde Peru olan bölgenin kuzey kıyısında yaşadı. 77 numaralı mezarda cerrah olarak görev yapan kişinin kalıntıları, ülkenin kuzey bölgesinde bu türden ilk keşif olma özelliği taşıyor.
Kültürel değişimlere ve farklı çömlek üretimine dayanarak, Sican kültürü üç ana döneme ayrılıyor: Erken Sican (MS 700 ila 900), Orta Sican (MS 900 ila 1100) ve Geç Sican (MS 1100 ila 1375).
Huaca Las Ventanas’taki mezar ilk olarak 2010 ve 2011 yılları arasında kazıldı, ancak La Leche Nehri’nden gelen sel tehdidi nedeniyle, kalıntılar ve etrafındaki toprak bulunduğu yerden çıkarılarak koruma için depoya yerleştirildi.
National Geographic Fonu’ndan sağlanan fon sayesinde, kalıntılar nihayet 2021’in sonlarında incelendi ve MS 900-1050 civarında Orta Sican döneminden bir bireyi ortaya çıkardı. Araştırmacılar, mezar içindeki objelerin türüne bağlı olarak, bireyin muhtemelen bir cerrah olarak hizmet ettiğini öne sürüyorlar.
Sican Ulusal Müzesi Müdürü Carlos Elera, bu keşfin 2010 ve 2011 yılları arasında Huaca Las Ventanas’taki güney nekropolde başlatılan arkeolojik araştırmaların bir parçası olarak yapıldığını söylüyor.
Sican Ulusal Müzesi Müdürü, “Bulgular ayrıca yaldızlı bakır kaseler ve bir tumi (tören bıçağı) içeriyordu. En ilginç şey, bir yanda keskin uçlu ve diğer yanda küt kenarlı olan bız, iğne ve bıçak takımıydı; boyutları değişiyor ve bazılarının ahşap kulpları var.” diyor.
“Bu kişi, kraniyal trepanasyonlarda uzmandı ve cerrahi aletleri insan kafatası cerrahisi ile ilgili her şeye yönelikti.” Eski Peru’da, kraniyal trepanasyon, muhtemelen savaşçı çatışmaları sırasında kırılmış olan hematomları veya kafatası kemiklerinin parçalarını çıkarmak için cerrahi bir prosedür olarak yaygın bir uygulamaydı.
Bulgular arasında ayrıca zincifre ile boyanmış altın bir maske, büyük bir bronz göğüs parçası ve bakır plakalı bir giysi var.
Müze müdürüne göre pançonun altında iki ağızlı ve üzerinde Huaco Rey’i (Kral Huaco) temsil eden bir figürün yer aldığı köprü kulplu bir çömlek vardı.
ANDINA. 22 Mart 2022.
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >