Blog

Kas17

Sırbistan’da Kanatlı Fallus Biçiminde Rüzgar Çanı Bulundu

Kategori: Arkeoloji ve Sanat Haberleri  |  Yorum: 0 yorum

etiketler  NazarSırbistanTintinnabulumViminacium



Sırbistan’da Kanatlı Fallus Biçiminde Rüzgar Çanı Bulundu

Tintinnabulum’lar rüzgarı yakalayacak şekilde tasarlanmıştı. Gürültüleri ve sıra dışı görünümlerinin, kötü ruhları korkutması ve antik çağda çok korkulan nazarın lanetini savuşturacağı düşünülüyordu.

 

Erman Ertuğrul - www.arkeofili.com

 

Sırbistan’daki arkeologlar, belirgin bir fallus içeren ve tintinnabulum adı verilen bir Roma rüzgar çanı ortaya çıkardı.

 

 

Pek çok tintinnabulum gibi bunda da kanatları ve bacakları olan aşırı büyük bir fallus tasviri var. Bu nesnelerin olağandışı görünümleri ve rüzgarda çıkardıkları gürültüyle kötü ruhları korkutmaları gerekiyordu. C: Institute of Archaeology, Belgrade

Roma döneminde evlerin ve dükkanların kapılarının yakınına asılan bu tür nesnelerin, mülkler için “sihirli” bir koruma görevi gördüğüne inanılıyordu.

Söz konusu eser, antik bir Roma şehri olan Viminacium’un ana caddesindeki büyük bir evin verandasında keşfedildi ve bu şehrin geniş kalıntıları şu anda Belgrad’ın yaklaşık 50 kilometre doğusundaki Kostolac kasabası yakınında yer alıyor.

Belgrad Arkeoloji Enstitüsü’nden arkeolog Ilija Danković, “Çıkan yangında yapı kullanılamaz hale gelmiş ve veranda da çökmüş.” diyor.

Tintinnabulum’lar rüzgarı yakalayacak şekilde tasarlanmıştı. Gürültüleri ve sıra dışı görünümlerinin, kötü ruhları korkutması ve antik çağda çok korkulan nazarın lanetini savuşturacağı düşünülüyordu.

Viminacium, 441 yılında Attila yönetimindeki Hunlar tarafından yağmalanana kadar birinci yüzyıldan beşinci yüzyıla kadar Roma’nın Yukarı Moesia eyaletinin sivil ve askeri başkentiydi. Şehir, Bizans imparatoru Justinianus döneminde yeniden inşa edildi, ancak sonunda yaklaşık 535 yılında Slavların işgali sonucu yıkıldı.

 

Tintinnabulum’larda genellikle Romalılar için iyi şansın simgesi olan falluslar bulunurdu.

“Sihirli falluslar”

Danković, bunun arkeolojik alanlarda bulunan ikinci tintinnabulum olduğunu söylüyor. “İlki şu anda Avusturya’da özel bir koleksiyonda; keşfi hakkında hiçbir şey bilinmiyor.”

Ancak yeni keşfedilen tintinnabulum, tüm arkeolojik bağlamı korunmuş olarak keşfedildi. Danković, “Ortaya çıkarmaya başladığımız anda ne keşfettiğimizi hemen anladık.” diyor.

Viminacium’da bulunan tintinnabulum bronzdan yapılmıştı, ancak kapsamlı bir şekilde restore edilene kadar etrafı toprakla çevrili tutuluyor. Sonuç olarak kesin görünüşü tam olarak bilinmiyor. Ancak iki bacaklı, kanatlı ve kuyruklu bir “fascinum” (sihirli bir fallus tasviri) odağında olduğu tahmin ediliyor.

Danković, “Görülebilene bakılırsa… dört çanı ve asılı olduğu zinciri vardı. Tasarımında diğer tintinnabulumlarda görülmeyen başka unsurlar da varmış gibi görünüyor.” diyor.

 

 

“Tintinnabulum” rüzgar çanı, Sırbistan’ın doğusundaki geniş Viminacium arkeolojik sahasındaki sivil şehrin kalıntıları arasındaki büyük bir evin kalıntılarında bulundu. C: Institute of Archaeology, Belgrade

Antik Roma inançları

Danković, fallus sembolünün eski Romalılar için her zaman erotik veya müstehcen olmadığını belirtiyor. “İyi şans ve mutluluk getiren bir şeydi ve nazara karşı etkili bir silahtı. Bu nedenle şarap kadehlerinden çocukların taktığı muskalara kadar Roma dünyasının her yerinde falluslara rastlamak mümkündü.”

Sembol ayrıca genellikle refahı teşvik etmek ve hırsızları caydırmak için halka açık olarak sergilendi.

Danković, “Tintinnabulum’un keşfi, Viminacium’un her anlamda Roma dünyasının bir parçası olduğunun kanıtı.” diyor.

“Buranın halkı birçok Roma inancını paylaşmakla kalmıyor, aynı zamanda tintinnabulum’un imparatorluğun başka yerlerinden ithal edilmiş olması da muhtemel; bu da Viminacium’da böyle bir nesne için önemli miktarda para ödemeye hazır sosyal elitlerin olduğunu gösteriyor.”

Keşifte yer almayan King’s College London’dan arkeolog ve tarihçi Ken Dark, Viminacium tintinnabulum’un kötü etkileri savuşturmak ve insanlara veya mallarına koruma sağlamak için tasarlanmış bir tür “apotropaik” muska olduğunu söylüyor.

“Bu tür muskalar Roma dünyasında yaygındı ve bunlar bazen bugün bize çok tuhaf, hatta komik gelebilecek biçimlerde oluyordu.”


Live Science. 14 Kasım 2023.

 

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >

Yazıya Yorum Ekleyin

* Takma ad kullanabilirsiniz

* Yorumunuzda görülmeyecektir

 Evet   Hayır* Her defasında yeniden girmemeniz için