Blog
Ürdün'ün arkeolojik alanları da tehdit altında
Arkeoloji Sanat Yayınları - Yaşar İliksiz - Tarihçi Eğitimci Yazar
Hava Arkeolojisi sayesinde kuş bakışı ile Ürdün'de 300 bin arkeolojik alan olduğu tespit edilirken, bu alanlardan en ücra yerde bulunanın bile tehdit altında bulunduğuna dikkat çekildi.
Ürdün'de gerçekleştirilen "Hava Arkeolojisi ve Uzaktan Algılama" konferansında, Havadan Antik Ürdün adlı kitabın tanıtımı yapılırken, arkeolojik alanları tehdit eden unsurlar da dile getirildi.
İngiliz Araştırmaları Konseyi (Council for British Research) tarafından organize edilen konferans aynı zamanda Orta Doğu'da Hava Arkeolojisinin ortaya çıkışının ve gelişmesinin tarihine ışık tuttu.
Oxford Üniversitesi'nden Profesör Robert Bewley, Orta Doğu'da hava fotoğrafçılığının ilk olarak İngiliz ve Fransız araştırmacılar ve istihbarat görevlileri tarafından kullanıldığına dikkat çekerek, daha sonra gelişen "hava arkeolojisi" kavramıyla akademisyenlerin de hava fotoğrafçılığı yoluyla MENA bölgesini ( Middle East and North Africa / ODKA: Orta Doğu ve Kuzey Afrika) belgelemeye başladığını kaydetti.
Fransız arkeolog Antoine Poidebard'ın (1878-1955) Hava Arkeolojisinin öncüsü olduğunu belirterek, "Dronlar, uydular, uçaklar ve helikopterler, görüntü açısından birbirini tamamlayan araçlardır" diyen Bewley, arkeologların antik alanlar ve anıtlar hakkında yeterli bilgi almak için mevcut tüm kaynakları kullandıklarına dikkat çekti.
Prof. Bewley, 1975'te Manchester Üniversitesi'nde Hava Arkeolojisi dersleri aldığını ve Ortadoğu'nun kültürel mirasıyla yakından ilgilendiğini söyledi ve "Hava arkeolojisinin en güzel yanı, tahribatsız olması ve arkeolojik alanları zarar görmeden izleyebilmesidir. Ürdün'de kurulabilirse harika olur" tavsiyesinde bulundu.
İngiltere'nin hava araştırmasına dahil olduktan sonra 1997'de Ürdün'deki Roma çöl sınırlarında “Havadan Antik Ürdün” başlıklı bir kitap hazırlayan Profesör David Kennedy ile bir araya geldiklerini belirten Bewley, "Bunun nispeten kısa bir proje olacağını düşündük ve uçma iznimiz olursa bir kitap yazabileceğimize söz verdik. O gün kısa vadeli bir proje gibi görünen kararımız hala devam eden uzun soluklu bir proje oldu ve bu kitap da o projeden doğdu" dedi.
Kitabın bir amacının Ürdün'deki arkeoloji ve kültürel miras bilgisini belgelemek, genişletmek ve dünyadaki meşhur ve muhteşem yerlerden biri olmasına rağmen Petra'nın dışında da Ürdün'ün keşfedilmeyi hak eden arkeolojik alanları olduğunu göstermek olduğunu söyleyen Profesör, "Ne yazık ki, en ücra yerlerde bile çok büyük miktarda yıkıcı faaliyet var. Bazen buldozerler arkeolojik alanları tehdit ediyor. Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki yıkımın ana etkenlerinden biri, nüfus artışı nedeniyle tarımın yaygınlaşmasıdır. Bunun dışında şehirlerin genişlemesi, iklim değişikliğinin etkisi, yağma ve askeri çatışmalar yıkımın ana etkenleri arasında yer alıyor" şeklinde konuştu.
Ürdün'de 300.000'den fazla arkeolojik alanın kaydedildiğini söyleyen Prof. Bewley, “uydu görüntülerinden yararlanarak arkeolojik alanların tespiti ve kaydını ve kaç tanesinin tehdit altında olduğunu tespit ettik ve bunu yaparken 2015 yılında gerçekleştirilen Orta Doğu ve Afrika'da Tehlike Altındaki Arkeoloji projesinin geliştirilmesine de yardımcı olduk" dedi.
-----------------------------------------
Kaynak linki: http://www.jordantimes.com/news/local/lecture-offers-birds-eye-view-aerial-archaeology-region
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >