Yeni bir çalışma, ilk kez yılanların “hemiklitorlarını” tanımladı.

Araştırmacılar, önceki çalışmaların dişi yılanlardaki organları koku bezleri veya az gelişmiş penis türevi olarak yanlış anladığını söylüyor.

Bilim insanlarının türler arasında erkeklere kıyasla dişi cinsiyet organlarının ne kadar az araştırıldığına tepki gösterdiği konuyla ilgili ilk ayrıntılı araştırmaya göre dişi yılanların klitorisleri var.

Önceki araştırmalar, dişi yılanlardaki organların koku bezleri, penislerin az gelişmiş versiyonları olduğunu ve hatta erkekleri uyarmak için orada olduklarını varsaymıştı.

Ancak yeni çalışma, yılan klitorislerinin ilk tam tanımını sunarak bu tür teorileri “kesin olarak” reddediyor.

Bulgular, klitorislerin, yılanları içeren en büyük sürüngen takımı olan pullu sürüngenlerde yaygın olabileceğini ve üremelerinde önemli bir rol oynayabileceğini düşündürüyor.

Bununla birlikte, insanlar da dahil olmak üzere hemen hemen tüm hayvanların klitorislerinde olduğu gibi, konu hakkında nispeten az araştırma yapıldı.

Araştırmanın yazarları, “Dişi cinsel organları, erkek karşılıklarına kıyasla bariz bir şekilde göz ardı ediliyor, bu da omurgalı soyları arasında cinsel üreme anlayışımızı sınırlıyor.” diyor.

1800’lerden beri, erkek pullu sürüngenlerin hemipenis adı verilen çift cinsiyetli bir organa sahip olduğu biliniyor.

Ancak 1995 yılında, dev kertenkeleleri araştıran Alman herpetolog Wolfgang Boehme, dişi cinsel organı olan hemiklitorları ilk kez tanımladı.

Bir ölüm engereğinin hemiklitorlarını gösteren bir inceleme. C: La Trobe Üniversitesi

Adelaide Üniversitesi’nde doktora adayı ve yeni çalışmanın baş yazarı olan Megan Folwell, sıradan bir engerek yılanının hemiklitorlarını analiz ederek işe başladığını söylüyor.

Araştırma ekibi, halı pitonu, şişen engerek ve Meksika engereği de dahil olmak üzere dokuz farklı türden 10 yılanı incelemeye devam etti.

Araştırmacılar, yılanların dokuyla ayrılmış ve kuyruğun alt tarafında deri tarafından gizlenmiş iki ayrı klitorise (hemiklitor) sahip olduğunu buldular.

Folwell, ölüm engereği için bu organın “kalp gibi” bir üçgen şekli oluşturduğunu söylüyor.

Bazıları oldukça inceydi, diğerleri ise sindirim, idrar ve üreme sistemi için küçük açıklık olan kloaka çevresindeki alanın neredeyse tamamını kaplıyordu. Boyutlar bir milimetreden az ile yedi milimetre arasında değişiyordu.

Organlar, memeli klitorisine benzer şekilde, dokunma hassasiyetinin göstergesi olabilecek sinir demetlerinin yanı sıra muhtemelen kanla şişen erektil dokuya sahipti.

“Tabu konu”

Folwell, “Yılanlar çok dokunsal hayvanlar. Bu nedenle, cilt yoluyla bile oldukça fazla his alma şansları oldukça yüksek.” diyor.

Yılanların hemiklitorları seks sırasında uyarılırsa, muhtemelen daha uzun ve daha sık çiftleşmeye yol açar ve bu da üreme başarısı için daha büyük bir şansla sonuçlanır.

Folwell, “Zevk, üremenin çok önemli bir parçası. Bu organ, erkek yılanların çok dikenli hemipenislerinden kaynaklanan hasarı önlemek için yağlanmaya yol açıyor olabilir. Henüz bilmiyoruz.” diyor.

Peki bilim insanlarının bu aşamaya gelmesi neden bu kadar uzun sürdü?

Folwell, “Oldukça tabu bir konu, kadın cinsel organı gündeme getirilmesi ve saygı duyulması en kolay konu değil. Bulması en kolay yapı olmadığı gerçeği de var. Özellikle ne aradığınızı veya nerede aradığınızı bilmiyorsanız.” diyor.

AFP. 14 Aralık 2022.

Makale: Folwell, M. et al. 2022.

Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >