Blog

İslami terör örgütü Işid, karşısına çıkan her şeyi yakıp yıkmaya devam ediyor. Yapılan açıklamalara göre, Işid, Kuzey Irak’ın en büyük kütüphanesinin de kilitlerini kırarak, içlerinde çocuk hikayeleri, şiir, felsefe, spor, sağlık, kültür ve bilim kitaplarının da bulunduğu yaklaşık 2000 kitabı kamyonetlere yükledi ve sonrasında yaktı. Geriye ise sadece islami kitapları bıraktı.
O sırada yakınlarda bulunan bir kişinin, The Associated Press’e söylediğine göre, bir Işid militanının yaptığı açıklama şu şekilde: “Bu kitaplar yalana ve Allah’a itaatsizliğe teşvik ediyor. Bu yüzden yakılacaklar.”

Kendi islami şiddet anlayışlarına uymayan her şeyi temizlemeye çalışan Işid, hali hazırda zaten birçok arkeolojik eseri putperestliği çağrıştırdığı gerekçesiyle yok etmiş durumda. Kitaplar da yok edilecekler listesine girmiş gibi gözüküyor. Merkez Kütüphane’de yok edilenler arasında, 20. Yüzyılın başlarına tarihlenen Irak gazeteleri, Osmanlı İmparatorluğu’ndan kitaplar olduğu düşünülüyor.

Merkez Kütüphane’nin yağmalanmasından günler sonra, militanlar Musul Üniversitesi’nin kütüphanesine girdiler ve öğrencilerin önünde büyük bir ateş yakarak bilim kitaplarını yaktılar. Terör örgütünden korkusundan dolayı ismini vermek istemeyen Musul Üniversitesi Tarih Profesörü, Işid, diğer halk kütüphaneleri koleksiyonlarını yakmaya geçtiğimiz ay başladı. İçlerinde 265 yıllık Latin Kilisesi arşivlerini ve MÖ. 5000 yılına kadar giden eserlerin bulunduğu Musul Müzesi Kütüphaneleri’ne ağır hasar verdiler dedi. Profesör, militanların ikonik binaları ve tarihi silerek şehrin çehresini değiştirmeye kararlı göründüğünü de sözlerine ekledi.

Irak milletvekili Hakim al-Zamili, geçtiğimiz yaz Musul’u ele geçirdiklerinden sonra yüzlerce tarihi alan yıkan Işid’in kültür, bilim ve medeniyeti düşman olarak gördüğünü söyledi. Güvenlik ve Savunma Komitesi Başkanı Hakim al-Zamili, Işid’i 1258’de Bağdat’ı yağmalayan Ortaçağ Moğolları ile karşılaştırdı ve sözlerine şöyle devam etti: “Kütüphanelerin antik koleksiyonları Tigris Nehri’ne dökülmüştü ve nehrin suyunun mürekkepten dolayı siyaha dönüştüğü ileri sürülüyordu. Aradaki tek fark, Işid kitapları yakarken, Moğollar kitapları Tigris Nehri’ne atmıştı. Farklı metot ama aynı mentalite.” (kaynak : Arkeofili)