Blog
Çin Seddi’nin Kökenini 300 Yıl Geriye Çeken Kalıntılar Bulundu

Mayıs-Aralık 2024 tarihleri arasında Guangli köyünde 1.100 metrekarelik bir alanda gerçekleştirilen kazılar, Qi Devleti Seddi’nin ilk kapsamlı arkeolojik kazısı niteliğini taşıyor.
www.arkeofili.com
Arkeologlar, Çin’in doğusundaki Shandong eyaletinde Çin Seddi’nin bilinen en eski bölümünü ortaya çıkardı.
Çin Seddi. C: Pixabay
Çin’in doğusundaki Shandong Eyaleti’nin Jinan kentinin Changqing bölgesinde ortaya çıkarılan yeni kalıntılar, bilinen en eski Çin Seddi bölümlerinin Batı Zhou Hanedanlığı’nın (MÖ 1046 – 771) sonlarına ve İlkbahar-Sonbahar Dönemi’nin (MÖ 770 – 476) başlarına kadar uzandığını gösteriyor. Bu bulgu, Çin Seddi’nin inşa tarihini yaklaşık 300 yıl geriye çekiyor.
Çin Seddi’nin En Eski ve En Uzun Bölümü: Qi Devleti Seddi
Mayıs-Aralık 2024 tarihleri arasında Guangli köyünde 1.100 metrekarelik bir alanda gerçekleştirilen kazılar, Qi Devleti Seddi’nin ilk kapsamlı arkeolojik kazısı niteliğini taşıyor. Ön inceleme ve araştırmaların ardından başlatılan kazılarda, arkeologlar çok disiplinli bir yaklaşım kullanarak geleneksel eserlerin yanı sıra bitki silika kalıntıları ve hayvan kemikleri gibi örnekler de topladı. Ayrıca, optik uyarmalı lüminesans (OSL) ve karbon-14 tarihleme teknikleri uygulanarak önemli bulgular elde edildi.
UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Çin Seddi’nin önemli bir parçası olan Qi Seddi, Çin’in en eski ve en uzun savunma duvarı. Toplam 641 kilometre uzunluğundaki bu yapı, Çin Seddi’nin gelişiminde büyük bir rol oynadı.
Kazı projesinin lideri, Shandong Kültürel Kalıntılar ve Arkeoloji Enstitüsü’nden Zhang Su, bu kazının farklı dönemlere ait çok katmanlı inşa faaliyetlerine dair önemli kanıtlar ortaya çıkardığını söylüyor. Arkeologlar, kazılar sırasında sıkıştırılmış toprak duvarlar, yollar, rampalar, konut temelleri, hendekler ve kül çukurları gibi yapılar ile farklı aşamalara ait duvar kalıntılarını keşfetti.
Bu, yıllar süren ön araştırmaların ardından Qi Seddi’nde gerçekleştirilen ilk proaktif kazı C: Zhang Su/Shandong Provincial Institute of Cultural Relics and Archaeology
Çin Seddi’nin Gelişim Süreci
Zhang’a göre, bulunan duvar kalıntıları erken ve geç dönem olmak üzere iki ana evreye ayrılıyor:
- Erken dönem duvarları, İlkbahar-Sonbahar Dönemi’ne tarihleniyor ve yaklaşık 10 metre genişliğinde. Bu duvarların en eski bölümlerinin Zhou Hanedanlığı (MÖ 1046 – 256) dönemine kadar uzandığı düşünülüyor.
- Geç dönem duvarları, çoğunlukla Savaşan Devletler Dönemi’ne (MÖ 475 – 221) ait.
En iyi korunmuş olan üçüncü aşama duvarları, gelişmiş inşaat teknikleriyle yapılmış ve 30 metreden daha geniş bir alana yayılmış. Bu bölümün, Qi Devleti’nin Savaşan Devletler Dönemi’ndeki zirve döneminde inşa edildiği düşünülüyor.
Çin Kültürel Kalıntılar Derneği’nden Liu Zheng, bu keşfin önemini vurgulayarak, “Bu arkeolojik bulgu, Çin Seddi’nin inşasını Batı Zhou Dönemi’ne kadar geri götürerek onu Çin’de bilinen en eski Çin Seddi yapısı olarak konumlandırıyor” diyor.
“Bu, Çin Seddi arkeolojisinde büyük bir atılım ve Çin Seddi’nin kökenleri ile gelişimini netleştirmede önemli bir kilometre taşı”.
Çin Seddi’nin havadan görünümü. C: Pexels
Çin Seddi’nin Altında Bir Yerleşim Alanı
Kazılarda, erken dönem duvarlarının altında, Zhou Hanedanlığı’na ait iki konut yapısı da bulundu. Kare tabanlı ve yuvarlatılmış köşelere sahip bu yapılar, dönemin yarı yeraltı konut tipine örnek teşkil ediyor.
Zhang, bu bulgunun, Çin Seddi inşa edilmeden önce bölgenin küçük bir yerleşim alanı olduğunu ve nehir savunmasıyla bağlantılı olabileceğini belirtiyor.
Antik Pingyin Şehri ve Qi Seddi’nin Stratejik Önemi
Zhang liderliğindeki arkeolojik ekip, ayrıca tarihi kaynaklarda geçen antik Pingyin Şehri’ni de keşfetti. Pingyin, Çin Seddi’nin yaklaşık 1,5 kilometre kuzeyinde bulunuyor.
Zhang, “Qi Seddi’nin yerleşimi, konumu ve altyapısı, Qi Devleti’nin ileri düzey askerî planlamasını ve dış tehditlere karşı stratejik yanıtlarını yansıtıyor” diye belirtiyor. “Pingyin ile olan yakın bağlantısı, bu duvarın sadece bir savunma hattı olmanın ötesinde, kilit ulaşım yollarını kontrol etmek için de kullanıldığını gösteriyor.”
Global Times. 16 Şubat 2025.
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >