Blog
Taş Tepeler'den Sefertepe'deki arkeoji kazılarında açma sayısı 10'a çıkartıldı
Burası Orta Fırat Havzası ile Dicle Havzası arasındaki ilişkilerin anlaşılması açısından önemli bir yer teşkil ediyor.
www.arkeolojikhaber.com
Şanlıurfa İli Neolitik Çağ Araştırmaları "Taş Tepeler Projesi" kapsamında Sefertepe'de devam eden arkeoloji kazıda arkeologların çalışacağı alanlar genişletiliyor.
Şanlıurfa Müzesi Başkanlığında, Viranşehir Kaymakamlığı ve Viranşehir Belediyesinin destekleri, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Tarihöncesi Arkeolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Güldoğan'ın bilimsel danışmanlığında yürütülen Sefertepe'de uzman 30 kişilik ekiple sürdürülen kazılarda, alan genişletilmesi kararı alındı.
Sefertepe Kazısı Bilimsel Danışmanı Doç. Dr. Emre Güldoğan, "Taş Tepeler Projesi"nin en doğudaki noktasının Sefertepe olduğunu dile getiren Güldoğan, "Bu yıl ulusal ve uluslararası anlamda aramıza yeni katılan uzmanlardan oluşan ekibimizle beraber geçtiğimiz yıl başladığımız ve daha önceki yıl örneklerini gördüğümüz mimari yapının devamını, Çanak Çömleksiz Neolitik B dönemine tarihlenen bu yapı içindeki buluntularla değerlendirilmesi yönünde bir çalışma stratejisi belirledik. Bu yıl özellikle yerleşimi kuzey-güney ve doğu-batı aksında daha net bir biçimde anlamaya çalışacağız." dedi.
Sefertepe'de bu yıl yürütülecek çalışmalarda önemli gelişmeler elde etmeyi hedeflediklerini aktaran Güldoğan,"Burası Orta Fırat Havzası ile Dicle Havzası arasındaki ilişkilerin anlaşılması açısından önemli bir yer teşkil ediyor. 2023 yılı itibarıyla önceki yıllardaki çalışmaları daha detaylı ortaya koyacak sonuçlar beklemekteyiz. Geçen yıl özellikle mimarinin yanında küçük ve sembolik buluntuların bulunduğu bir yıl oldu. Özellikle boncuklar, hem hammadde çeşitliliği hem de özgün boncuk türleri açısından dikkat çekici örnekleri içermekteydi. Sembolik buluntu olarak idoller, havaneli örnekleri karşımıza çıkmıştı. Boncuklar içinde yılan başı biçiminde tasarlanan boncuğumuz, üzerinde noktalar ve doğrusal çizgiler olan nesnelerle bu grubu tamamladık. Yontmataş ve sürtmetaş buluntuları açısından da zengin bir çeşitlemeyle karşılaşmaktayız. Bu yıl özellikle ekibimize dahil olan uzmanlarımız diğer yerleşim yerlerindeki örneklerle buluntularımızın ilişkilerini değerlendirmeye yönelik çalışmalar yürütüyor." açıklamasında bulundu.
Doç. Dr. Emre Güldoğan, Sefertepe projesinde bu yıl ekip üyesi ve işçi sayısının arttırıldığını ifade ederek,"Sefertepe'de özellikle bu yıl ekip üyesi ve işçi sayısında artışla birlikte daha fazla alanda çalışma yürüteceğiz. Bununla birlikte bir önceki yıl tespit edilen verileri destekleyecek yeni verilere ulaşmayı ve yerleşim mantığını anlamaya yönelik bir hedefi gerçekleştirme adına çalışmalarımızı sürdürmeyi planlıyoruz. Şu an itibarıyla 6 açmada sürdürülen çalışmalarımızı 4 yeni alanda genişletiyoruz. Alanda 2021 yılında tespit ettiğimiz taş ocağı kalıntısı etrafında da araştırmalarımızı genişletmek istiyoruz. Özellikle Karahantepe ve Göbeklitepe yerleşimlerinden de bildiğimiz yerleşime yakın taş ocağı izlerini Sefertepe'de de alana çok yakın mesafede net bir şekilde görmekteyiz. Alanın kalan kısımlarında yaptığımız detaylı araştırmalarda yarım bırakılmış, tasarlanmış ama bitirilmemiş, kırık halde terkedilmiş örneklere de rastladık. Bu yıl itibarıyla biraz daha o alana yoğunlaşacağız ve o alandaki diğer unsurları ortaya çıkartmaya çalışacağız." dedi.
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >