Blog
Samurayların Kafa Kesme Ritüeline Dair Gizli Öğretiler Ortaya Çıktı
Samurayların, sıklıkla bir samurayın diğerinin başını kestiği bir ölüm ritüeli olan Seppuku’yu nasıl gerçekleştirdiklerini anlatan dört metin ilk kez İngilizceye çevrildi.
Zeynep Şoray - www.arkeofili.com
Yeni tercüme edilen dört Japonca metin, Edo dönemi ve sonrasında samurayların kafa kesme ritüellerinin nasıl gerçekleştiğini anlatıyor.
1860 yılına ait bu fotoğrafta kılıcını kaldırmış bir samuray görülüyor. Yeni çevrilen dört metin, samurayların Seppuku ölüm ritüelini nasıl gerçekleştirdiklerine ışık tutuyor. C: Heritage Images
Samurayların, sıklıkla bir samurayın diğerinin başını kestiği bir ölüm ritüeli olan Seppuku’yu nasıl gerçekleştirdiklerini anlatan dört metin ilk kez İngilizceye çevrildi. Popüler hayal gücünde samuraylar genellikle karınlarını deşerek intihar ediyormuş gibi düşünülse de, bu Edo döneminde (1603-1868) nadiren oluyordu.
Bu dört metnin en eskisi, Seppuku’nun İç Sırları adını taşıyor ve 17. yüzyıla tarihleniyor. “Bu belge, geleneksel olarak yalnızca sözlü olarak öğretilen gizli öğretileri içeriyor; ancak bu derslerin unutulmaması ve samurayların hazırlıklı olması için burada kaydedildi” diye yazmış, 1607 ile 1697 yılları arasında yaşamış bir samuray olan Mizushima Yukinari. Bu dönemde Japonya’da şogun etkin bir şekilde yönetimi elinde tutuyordu.
Her ne kadar Japonya’nın teknik olarak hükümdarı imparator olsa da, şogunlar ülkenin gerçek siyasi kontrolünü elinde tutuyordu. Edo döneminde şogunlar, Japonya’da iktidarı ele geçirip 1603’te şogun olan savaş beyi Tokugawa Ieyasu’nun soyundan geliyordu.
Bu metinler, dövüş sanatları metinlerini tercüme etme konusunda uzmanlaşmış Japonca çevirmeni Eric Shahan tarafından İngilizceye çevrildi ve 2024’te kendi yayımladığı Kaishaku: The Role of the Second adlı kitapta yayımlandı.
Shahan ayrıca Kobudo’da San Dan (üçüncü derece siyah kuşak) sahibi ve birçok Japon dövüş sanatı metnini çevirdi. Giriş bölümünde Shahan, “kaishaku” ya da “ikinci” teriminin törene yardımcı olmakla görevli kişiyi ifade ettiğini ve genellikle baş kesmeyi gerçekleştirdiğini belirtiyor. Bu dört metin, kaishaku’ya talimatlar vermek amacıyla yazılmıştı.
Metinler, törenin samurayın rütbesine ve eğer suçlu bulunmuşlarsa hangi suçları işlediklerine bağlı olarak nasıl farklılık gösterdiğini anlatıyor. Bu metinlerde, başı kesen kişilerin bunu doğru yapmalarının son derece önemli olduğu, çünkü özellikle bir hatanın büyük bir utanç getirebileceği belirtiliyor.
Kudo Yukihiro adlı bir samuray tarafından 1840’ta yazılan “Seppuku’nun Gizli Gelenekleri” adlı metinde şöyle yazıyor: “Seppuku yapan kişinin önce gözlerine, ardından ayaklarına dikkat etmeyi ihmal etmemeniz çok önemlidir. Eğer bu kişiye olan kişisel bağınızdan dolayı bunu başaramazsanız, savaşçı duruşunuzu kaybettiğinizin ve sonsuz bir utanca düştüğünüzün kanıtı olacaktır.”
Tören büyük ölçüde değişiklik göstermekle birlikte, birçok versiyonda mahkûma bıçak getirilmeden önce sake (pirinç şarabı) sunuluyordu. Mahkûm bıçağı karnına saplayabilse de, genellikle bu yapılmazdı. Metinler, bıçak getirildikten kısa bir süre sonra kaishaku’nun mahkûmun kafasını kestiğini belirtiyor.
Shahan, Edo döneminde yazılan iki metnin bulunduğu dönemin, Japonya’da göreceli bir barış dönemi olduğunu ve samurayların eski zamanlara göre bıçak ve hançer kullanımında her zaman o kadar yetenekli olmadıklarını belirtiyor.
Eski zamanlarda, samuraylar Seppuku sırasında karınlarını kestiklerinde bunu sol taraftan sağa doğru, ardından bıçağı dışarı çekip göğüs kemiği üstüne yeniden yerleştirerek çapraz bir şekil yapmak için yukarıdan aşağıya doğru kesip bıçağı çıkararak sağ dizlerine koyarlardı. Shahan, Edo döneminde samurayların bu karmaşık hareketleri düzgün bir şekilde yapmalarını zorlaştıran daha düşük bir beceri seviyesine sahip olduklarını belirtiyor.
19. yüzyılın sonlarında çekilen bu sahnelenmiş fotoğraf, kafa kesme töreninin bir şeklini tasvir ediyor. Yeni tercüme edilen metinler, törenin kimin idam edildiğine ve hangi zaman diliminde gerçekleştiğine bağlı olarak büyük farklılıklar gösterdiğini ortaya koyuyor. C: Sean Sexton
Rütbeye Göre Tören
Genellikle bir kişinin rütbesi, törenin nasıl yapılacağını belirlerdi. Mahkumlar arasında, lordlar ve yüksek rütbeli samuraylar varsa, en yüksek düzeyde muamele görürlerdi. Lordları öldüğünde intihar etmeyi seçen bir samuray da en yüksek düzeyde muamele görürdü. En yüksek rütbeye sahip olanlara, törenin nasıl yapılacağı konusunda biraz söz hakkı verilirdi ve töreni yönetenler de genellikle en yüksek rütbeli kişilerdi ve yeni bir kamishimo (samurayların giydiği resmi kıyafet) giyerlerdi.
Yüksek rütbeli samurayların kesilmiş başları da muhtemelen ölümden sonra alt düzey savaşçılardan daha iyi muamele görürdü. Yukihiro tarafından yazılan metin, en azından yüksek düzeydeki infazlar için, kesilmiş başın saçlarının parfümlenmesi ve ardından beyaz bir kare bezle sarılıp bir kutuya konulması gerektiğini anlatıyor.
Alt rütbeli ve en ciddi suçları işlediği düşünülen samuraylara “yondan” — yani dördüncü düzey muamele yapılırdı. Bu, mahkûmun bağlanıp başının kesilmesi ve ardından bir çukura atılmasını içerirdi.
Metinler, yüksek rütbeli samurayların Seppuku sırasında daha iyi muamele görmeleri gerektiğini söylese de, bunun her zaman gerçekleşmemiş olabileceği belirtiliyor.
Shahan’a göre, “Seppuku yapan en yüksek rütbeli kişi muhtemelen Oda Nobunaga idi. Kendisi, 1582’de hizmetkârı Akechi Mitsuhide tarafından Kyoto’daki Honnoji Tapınağı’nda ihanete uğrayıp saldırıya uğradıktan sonra Seppuku yaptı.”
Shahan, “Oda, güçlü bir Samuray tarafından yönetilen yüzlerce bölgeden birinin lordu olan bir Daimyo idi. Rakiplerini yavaş yavaş ortadan kaldırmış ve Japonya’yı kendi yönetimi altında birleştirmeyi başarmıştı, ancak ihanete uğradı” diye açıklıyor.
Nobunaga Seppuku’yu seçti, ancak “ağır basan koşullar nedeniyle — ciddi şekilde üstün güçler tarafından kuşatılmıştı ve sayıca fazlaydı — Seppuku töreninin nasıl yapıldığı belirsiz” diyor Shahan. Bu yüzden sake içme ya da ölüm sonrası saçlarının parfümlenmesi gibi düzenli bir tören düzenleme şansı olmamış olabilir.
Live Science. 1 Ekim 2024.
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >